Kategori : ELECTRICITY ENERGY NEWS, ENERGY AGENDA NEWS, COAL NEWS - Tarih : 25 May 2020
TİM Maden Sektör Kurulu ile YÖK; maden, jeoloji ve cevher hazırlama mühendisliğinin algısını yükseltmek, sanayinin ihtiyaç duyduğu yetkinliklere sahip insanlar yetiştirmek ve üniversite sınavında dereceye giren gençlerin bu bölümleri tercih etmesini sağlamak amacıyla dikkat çekici bir işbirliğine imza attı. Üniversite sınavında ilk 50 bine giren öğrenciler, 50 bin ile 65 bin arasında olanlara net asgari ücret tutarının yarısı, 65 bin ile 80 bin arasında olanlara ise net asgari ücret tutarının üçte biri oranında burs verilecek.
Burs ve istihdama ilişkin çözümler içeren sanayi-üniversite işbirliği protokolü; TİM Maden Sektör Kurulu ile YÖK arasında online düzenlenen tören ile imzalanırken, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, TİM Başkanı İsmail Gülle, TİM Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Aydın Dinçer, Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya, EİB, MTA, MAPEG, İMMİB yöneticileri, YÖK üyeleri, İTÜ, Hacettepe ve ODTÜ mühendislik fakültesi bölüm başkanları hazır bulundu.
2020-2021 eğitim ve öğretim yılından itibaren uygulanmaya başlanacak olan protokole göre; üniversite sınavında ilk 50 bine giren ve ilk 5 tercihinde maden, jeoloji veya cehver hazırlama mühendisliklerinden birini tercih eden ve yerleşen öğrencilere aylık Asgari Geçim İndirimi (AGİ) hariç net asgari ücret tutarı kadar burs verilecek. Sınav derecesi 50 bin ile 65 bin arasında olanlara AGİ hariç net asgari ücret tutarının yarısı kadar, 65 bin ile 80 bin arasında olanlara ise AGİ hariç net asgari ücret tutarının üçte biri kadar karşılıksız burs verilecek. Ege Maden İhracatçıları Birliği ve Batı Akdeniz İhracatçı Birlikleri’nin de yer aldığı Türkiye İhracatçılar Meclisi Maden Sektör Kurulu adına İstanbul Maden İhracatçıları Birliği’nin imzaladığı protokole göre, burs miktarı her eğitim ve öğretim yılı başında güncellenecek.
TİM Maden Sektör Kurulu ile Yükseköğretim Kurulu arasında imzalanan protokolden ötürü tarafları kutlayan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, işsizlikle mücadelede özel sektörün işin içinde olmasının önemine değindi. Varank, “Protokolü detaylı bir şekilde okudum. Ortaya koyduğunuz çerçeve pek çok sektöre örnek olacak nitelikte tasarlanmış. Bakış açınız ve gençlerde bu alanda bir farkındalık oluşturma çabanız takdire şayan. Maalesef, genç işsizliğimiz yüksek. Bu alandaki mücadelemizde, özel sektörün daha güçlü bir şekilde yanımızda olması gerekiyor. Hükümet olarak, istihdamı teşvik eden benzersiz adımlar atıyoruz. Bu adımlar; reel sektördeki karşılığını fazlasıyla bulmalı ve istihdam oranları kalıcı şekilde yükselmeli. İşte sizler bu protokolde, arzuladığımız yapıyı hayata geçirmede kritik bir rol oynuyorsunuz. Bu noktada; İstanbul Maden İhracatçıları Birliği, Ege Maden İhracatçıları Birliği ve Batı Akdeniz İhracatçı Birliklerini de koordine ederek güçlü bir liderlik gösteriyor. Şundan emin olun lütfen. Gençlere istihdam alanında sunacağınız her fırsat, size misliyle geri dönecek. Onlara sunduğunuz imkânlar; hem gençlerin geleceğe umutla bakmasına hem de mesleklerini büyük bir şevkle yapmalarına katkı sağlayacak. Bu çocukların yüksek motivasyonu da; sizin fabrikalarınıza verimlilik, etkinlik ve inovasyon olarak geri dönecek.”dedi.
Kovid- 19 salgının hammadde kaynaklarını iyi değerlendirmenin ve kendi kendine yetebilmenin ne kadar önemli olduğunu tekrar ortaya koyduğuna dikkat çeken Varank, “Maden sektörü, sanayinin tüm alt kollarına hammadde üreten ve böylece 40 milyar dolara yakın ekonomik değer oluşturan stratejik bir sektördür. Yer altı rezervlerimiz çok zengin. Dünyada üretimi yapılan 90 maden türünün 80’i ülkemizde bulunuyor. Ancak, sektörde dış ticaret açığı veriyoruz ve hala işlenemeyen rezervlerimiz var. Dolayısıyla; yaptığınız işbirliği sektördeki üretim kabiliyetlerimizin gelişmesi açısından da son derece isabetli” dedi. Varank, madencilik yatırımları hakkında da bilgi vererek son sekiz senede, sektörde 35 milyar liralık yatırımın hayata geçtiğini ve 35 bin yeni istihdam yarattığını da aktardı.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, törende yaptığı konuşmasında, Yeni YÖK olarak üniversite-sanayi işbirliği kapsamında sanayinin ihtiyaç duyduğu niteliklere sahip, uygulama ve beceri yetkinliği yüksek insanların yetiştirilmesi ve istihdam odaklı politikaların oluşturulması hususunda sektör temsilcileri ile sürekli temas halinde olduklarını anlattı. Madencilik sektörünün ülkenin iktisadi kalkınması ve uluslararası rekabet gücünün arttırılmasında öncü sektörler arasında yer aldığına dikkati çeken Saraç, beceri niteliği yüksek mühendisler kazandırmak amacıyla madencilik sektörünün temsilcileri ile bir arada olduklarını söyledi.
Saraç protokol amacını; “Başarılı öğrencileri maden sektörüne çekilmesi ve öğrencilerin karşılıksız olarak ödüllendirilmesi, öğrencilerin uygulama becerilerinin geliştirilmesi için staj ve iş yeri eğitimi uygulamalarının arttırılması, mezuniyetleri sonrasında istihdam sağlanması” olarak özetledi. Türkiye’deki maden, jeoloji ve cevher hazırlama mühendisliği programları ile ilgili sayısal veriler de aktaran Saraç, 14 maden mühendisliği programında 4 bin 198 öğrenci ve 380 öğretim elemanı; 10 jeoloji mühendisliği programında 5 bin 311 öğrenci ve 653 öğretim elemanı; bir üniversitedeki cevher hazırlama mühendisliği programında ise 299 öğrenci ve 20 öğretim elemanının bulunduğunu belirtti.
Protokolün imzacılarından TİM Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Başkanı Aydın Dinçer yaptığı konuşmada, 6 milyar dolara yakın ihracatı, hammadde üretmesiyle ülke ekonomisine sağladığı 40 milyar dolarlık katkı ile madencilik sektörünün Türkiye ekonomisi için son derece önemli olduğuna dikkat çekti. Sahip olunan maden ve doğal taş zenginliği ile güçlü bir ekonomik model yaratabileceğini kaydeden Dinçer, protokolün üstlendiği rolü şöyle özetledi: “Daha iyi, daha yeni, daha yenilikçi bir madencilik için genç nesil bizim geleceğimizi inşa edecek. Kamuda, özel sektörde veya üniversitelerde madencilik üzerine çalışacak olan gençler, hem işin niteliğini, hem de çapını ve verimliliğini arttıracak. Bugün imzaladığımız bu protokolle, bu neslin önüne son derece güçlü bir kapı açtığımız gibi, sektörümüzü de onların varlığıyla daha parlak bir hale getirmenin altyapısını oluşturuyoruz. Biz bu adım ile günü kurtarmayı değil, geleceği bugünden inşa etmeyi amaçlıyoruz.”
Maden Mühendisliği, Jeoloji Mühendisliği ve Cevher Hazırlama Mühendisliği öğrencilerinin 7 sömestr üniversite, 1 sömestr sanayide çalışmasını öngören 7+1 modeli üzerinde de çalıştıklarını aktaran Dinçer, YÖK ve üniversitelerle bu konudaki görüşmelerin sürdüğünü sözlerine ekledi.
TİM Başkanı İsmail Gülle ise yaptığı konuşmada, geçen yıl YÖK ile ihracatçı birlikleri arasında tekstil mühendisliği bölüm öğrencilerine yönelik benzer bir burs protokolü imzalandığını hatırlatarak, bu yıl ise madencilik tarafında böylesi kıymetli bir çalışmanın yapılmasının son derece önemli olduğunu söyledi. Gülle, katma değerli ürün üretimine, ihracatına olumlu katkılar yapacağına inandıkları böylesi işbirliklerinin önümüzdeki yıllarda diğer birliklerde de hayata geçmesini umduğunu söyledi.
Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya ise yaptığı konuşmada nitelikli insan gücünün sektör için önemine dikkat çekerek maden, jeoloji ve cevher hazırlama mühendisliklerinin buradaki rolüne değindi. Kaya, Türk madenciliğinin gelişmesi için benzer projelerin tarafı ve yürütücüsü olmaya devam edeceklerini de söyleyerek, protokolün hayırlı olması temennisinde bulundu.