Kategori : ENERGY AGENDA NEWS - Tarih : 09 May 2014
Su enerji üretimi için oldukça önemli bir yerde bulunmaktadır. 2011 yılında Avustralya’da yaşanan sel kömür ihracatını azaltmış ve kömür fiyatlarının artmasına neden olmuştur. ABD’de yaşanan kuraklık ise mısır üretiminin azalmasına ve benzin fiyatlarının artmasına neden olmuştur.
BP öngörülerine göre 2030 yılında enerji tüketimi günümüze göre %36 oranında artacaktır. Water Resources Group’un yaptığı araştırmalara göre ise tatlı su kaynakları toplam talebin %60’ını karşılayacaktır.
Kömür küresel enerji piyasalarında ağırlığını korumaya devam etmektedir. petrolün ardından birincil enerji arzında yerini korumakta ayrıca 2012 yılında gösterdiği %2,5’lik artış oranı ile en hızlı gelişen fosil yakıt durumunu da korumaktadır. Dünya’nın büyük kömür üreticileri ayrıca büyük tüketicileri konumundadır.
World Resoruces Institute 2012 yılında yayınladığı rağor ile 1199 yeni kömür yakıtlı termik santral 59 ülkede toplam 1400 MW kapasite ile teklif aşamasında bulunmaktadır. Bu oranın dörtte üçü ise Hindistan ve Çin’den kaynaklanmaktadır.
Kuru soğutmalı sistemler çok daha az su tüketmesine rağmen açık çevrimli soğutma sistemleri 75,7 m3/MWh ile 189,3 m3/MWh arasında su çekmektedir. Su tüketimi ise bunun daha altındadır. ( 0,4 m3/MWh – 1,2 m3/MWh )
Büyük kömür üretim ve tüketiminin olduğu ülkelerin yaklaşık %50’si su sıkıntısı içerisinde olan ülkelerdir. Bu ülkelerin enerji üretimleri su kıtlığının sonucu olarak çıkmaza girmekte yeni su kaynaklarının bulunması için yapılan çalışmalar ve projelerin ertelenmesi maliyetlerin artmasına neden olmaktadır.
Kaynak: World Resources Institute – Enerji Bakanlığı Raporları