Kategori : ENERGY AGENDA NEWS - Tarih : 22 April 2022
Marmaralı sivil toplum kuruluşlarını, uzmanları, bilim insanlarını ve sanatçıları bir araya getiren Marmara Kültürleri Ağı, 21 Nisan’da çevrimiçi düzenlenen açılış etkinliğinde Marmara Denizi’ni korumak için adım atmak isteyen herkese çağrıda bulundu.
Marmara Denizi yüzyıllardır kıyılarında çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan, sularında ise birbirinden farklı balık ve canlı hayatını barındıran dünyanın en özel iç denizlerinden birisidir. Böylesi doğal ve kültürel bir zenginliğin kaynağı olan deniz, günümüzde insan kaynaklı kirlenmenin ve aşırı kullanmanın sonucu sahip olduğu değerleri birer birer yitiriyor ve tüm deniz varlıklarıyla ölüme doğru sürükleniyor. “Kaybedecek zaman yok, dayanışma ile Marmara Denizi‘ni kurtarabilir ve iyileştirebiliriz” diyen Marmaralı sivil toplum kuruluşları, uzmanlar, bilim insanları ve sanatçılar “Adaları ve Boğazları ile Marmara Kültürleri Ağı” etrafında bir araya gelerek karşı karşıya olunan bu çevre ve yaşam krizi konusunda kamuoyunun bilgilendirilmesini ve Marmara Denizi’nin kurtarılması için çabaların çoğalmasını hedefliyor.
Bir Avrupa Birliği projesi olan CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı tarafından finanse edilen bu ağ kapsamında, 2022 yılı boyunca Marmara Denizi’ni iyileştirmek için önlemlerin acilen alınması gerektiği konusunda uyarılarda bulunan bilim insanları ve uzmanlarla sanatçıları, yazarları, çevre örgütlerini, sivil toplum kuruluşlarını ve yerel halkı buluşturacak etkinlikler gerçekleştirilecek. Marmara Denizi ve karşı karşıya olduğu ekolojik yıkım tehlikesi ile ilgili bilgiler kamuoyu ile paylaşılacak, sanatçıların çalışmalarıyla Marmara Denizi’nin önemi, biyokültürel çeşitliliği ve bu denizin doğasıyla denge içinde yaşamayı başarmış yerel kültürlerden çıkarılacak dersler üzerinde durulacak. Bu çalışmalar uzun vadeli bir sürdürülebilir deniz ekolojisi ve deniz kültürleri savunuculuğunun ilk adımı olarak hayata geçiriliyor.
Marmara Kültürleri Ağı, Marmara’yı yazan, çizen, düşünen, seven, korumaya çalışan ve “Benim Marmaram tertemiz sularıyla hayat dolmalı!” diyen herkesi bir araya getirmeyi amaçlıyor. Marmara Denizi’nin tüm değerlerinin altını çizerek sahiplenme bilincini ve üzerimize düşenleri yapma farkındalığını hep birlikte yaygınlaştırmalıyız. Deniz bize güzelliğini, balığını, bolluğunu, manzarasını, kokusunu ve rengini verirken, bizler karşılığında onu çöplerimizle, atıklarımızla kirletiyor ve aşırı balıkçılıkla hor kullanıyoruz. Marmara’nın hayat verdiği yerleşimler bugün onun canına geri dönüşü olmayan zararlar veriyor. Marmara sayısız canlı çeşidini, adaları, boğazları, yerleşimleri ve çeşitli deniz kültürlerini kucaklayacak ve besleyecek kadar engin ancak milyonlarca kişinin ve yüzlerce sanayinin kirliliğini saklayıp yutacak dipsiz bir çöp kovası değil. Bu sebeple Marmara Kültürleri Ağı insanın doğaya karşı hoyratlığının önüne geçmek, saygılı ve dengeli bir ilişki kurabilmek için Marmara Denizi‘ne çevresinde yaşayanlar olarak nasıl sahip çıkabileceğimizi ve onu kollamayı başarmış kültürlerden neler öğrenebileceğimizi birlikte ele almaya çağırıyor.
Deniz doğasında yaşanan çöküntünün ekolojik, sosyal ve kültürel sonuçları zincirleme bir şekilde yaşam değerlerimize kadar uzanıyor. Bundan sadece 50 yıl önce Marmara ekosisteminde yer alan balık türlerinin neredeyse hiçbirine bugün rastlanmıyor. Müsilajın henüz bugünlerde görülmüyor olması rahatlamamızı sağlayacak bir durum değil, zira denize bırakılan atık su kirliliğinin önüne geçmek için hala somut adımlar atılmadı. Bilim insanları, yıllar içinde Marmara Denizi’ne giren aşırı azot ve fosfor atığı nedeniyle dip sularında oksijenin büyük kısmının kaybedildiği ve bunun büyük bir ekolojik tehdit anlamına geldiğini söylüyor. Oksijenin azalmasıyla birlikte deniz canlıları da birer birer ölmeye başlıyor. Marmara’nın canını kaybetmiş bir denize dönüşmemesi için bu gerçeklerin bilinmesi ve denizi kurtaracak önlemlerin acilen alınması amacıyla bir araya gelen Marmara Kültürleri Ağı kurucuları, Marmara Denizi’ni korumak için kendisini sorumlu hisseden herkesi ağa katkı vermeye çağırıyor.
21 Nisan Perşembe günü çevrimiçi düzenlenen açılış etkinliğiyle tanıtımı yapılan Marmara Kültürleri Ağı “Marmara için, #benimmarmaram için” diyen herkesi çalışmalara davet ediyor. Ağın ikinci etkinliği ise 27 Nisan’da gerçekleşecek “Yaman Koray Eserlerinde Marmara Kültürleri” başlıklı söyleşi olacak. Marmara için tüm çabaların ortak bir sese dönüşmesini sağlamak, sanatsal ve yaratıcı çalışmalarla Marmara’yı koruma gündeminin güçlenmesini ve daha geniş kamuoyuna ulaşmasını başarmak için hep birlikte olalım!