Kategori : ENERGY AGENDA NEWS, OIL & FUEL SECTOR NEWS - Tarih : 01 November 2012
IMF’nin yaptığı çalışma yükselen petrol fiyatlarına karşı önlem alınmazsa global büyüme rakamları ve üretim noktasında ciddi sorunların doğabileceğini ortaya koyuyor.
Yapılan son araştırmalar uzun bir süre daha dünyanın petrolsüz kalması gibi bir riskin olmadığını ortaya koysa da uzmanlar petrol üretiminin geçtiğimiz yıllardaki kadar hızlı bir şekilde büyüyemeyeceğinin altını çiziyor. Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) yayınladığı bir raporda petrol üretiminin gün geçtikçe daha pahalıya mal olduğu ve buna bağlı olarak yükselen petrol fiyatlarının risk taşıdığı konusunda uyarılar bulunuyor. 1981 yılından 2005 yılına kadar her yıl yaklaşık 1.8 oranında artan petrol üretimi 2005 yılı itibari ile Çin ve Hindistan gibi büyüyen ekonomilerin enerji talepleri karşısında yetersiz kaldı. Günümüzde 100 dolar seviyesinin üstünde seyreden petrol fiyatlarına karşı önlem alınmazsa global büyüme rakamları ve üretim noktasında ciddi sorunlar doğabilecek. Petrolün geleceği ile ilgili beş farklı senaryo sunan raporda petrol üretiminin şimdiye göre daha yetersiz olduğu bir ortamda dünya ekonomilerinin olası adaptasyon süreçleri ortaya konulmuş.
20 yıl sonra 400 dolar
1.8’lik geleneksel oranın aksine petrol üretimindeki artışın her yıl 0.8 oranında sabitlenmesi durumunda her ne kadar kısa vadede önemli bir sorun çıkmasa da petrol fiyatları 10 yıl sonra iki katına, 20 yıl sonra da 4 katına çıkacak. Bu senaryoda ABD ve Avrupa gibi büyük ekonomilerin büyüme oranları 0.2 ile 0.4 gibi rakamlara gerilerken, Suudi Arabistan gibi petrol üreticisi ülkeler daha da zenginleşecek. Raporu hazırlayan IMF ekonomistlerine göre beş senaryo arasında gerçekleşmesi en olası olan bu model, petrol üretimindeki büyümenin azalması durumunda gelişmiş ekonomilerin yeni şartlara nasıl refleks göstereceğini de ortaya koyuyor.
Elektrikli araç rahatlatacak
Petrol üretimindeki büyümenin yine azaldığı ikinci senaryoda ise elektrikli araçlar ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımındaki artış sayesinde dünya petrol fiyatlarındaki artışa daha kolay bir şekilde adapte olabilecek. Amerika ve Avrupa gibi ekonomiler bu geçiş döneminde de 0.1 ve 0.2 gibi düşük büyüme rakamlarına ulaşsalar da başta Japonya olmak üzere elektrikli araç ve yenilenebilir enerji teknolojilerinin en önemli üreticileri olan Asya ülkeleri önemli büyüme oranları yakalayacak.
Petrol azalacak, kabus başlayacak
Petrol üretimindeki artışın yavaşlaması ve dünyanın yeni alternatifler yaratamaması durumunda ise oldukça zorlu günler bizi bekliyor. Elektrikli araçlar ve alternatif enerji kaynaklarının yeterince hızlı yaygınlaşamadan petrol üretiminde böyle bir değişimin yaşanması halinde sadece enerji değil başta kimya olmak üzere petrolü hammadde olarak kullanan birçok endüstri kan kaybedecek. Petrol fiyatlarındaki artışa hazırlıklı olmayan gelişmiş ekonomiler başta olmak üzere küresel büyüme 0.4 ile 0.6 oranlarına gerileyecek.
Ülkelerin bağımlılığı artacak
2012 yılı sonunda Amerika’nın petrole harcadığı paranın ülke ekonomisine oranı yalnızca yüzde 3.5 olarak öngörülyor. İlk bakışta petrol harcamalarının ülke ekonomilerine oranının oldukça küçük olduğu düşünülse de özellikle ekonomik büyümenin temel taşları olan hammadde olarak petrole bağımlı endüstrilerin gelişmesiyle Amerika ile birlikte tüm dünyada bu oran artacak. Hammadde ihtiyacına bağlı olarak önümüzdeki 20 yıl boyunca petrol üretimindeki artış yılda ortalama 1.2 seviyesinde gerçekleşecek.
20 yıl sonra kıyamet kopacak
Petrol üretimi gün geçtikçe daha maaliyetli bir operasyon haline gelirken IMF’nin “kıyamet senaryosu” olarak nitelendirdiği son senaryoda maaliyetlerdeki artışa bağlı olarak petrol üretimi her yıl yaklaşık yüzde 2 oranında gerileyecek. Bu düşüşün ardından önümüzdeki 20 yıl içerisinde petrol fiyatlarının yüzde 800 oranında artabileceği uyarısında bulunan rapor dünyanın mevcut ekonomik modellerle böyle bir felakete yakalanması durumunda gelişmiş devletler başta olmak üzere dünya ekonomileri büyük bir hızla küçülmeye başlayacak.
Kaynak: EnerjiDergisi