Kategori : ELECTRICITY ENERGY NEWS, ENERGY AGENDA NEWS, WIND ENERGY & RES NEWS - Tarih : 24 June 2019
İzmir Rüzgarı: Rüzgar Enerjisi Sektörü Çalışma Toplantısı”nda konuşan Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Yıldırım, “2018’de dünyada 50 bin megavat ilave rüzgar devreye girmek suretiyle toplam kurulu güç 600 bin megavat. 2017 ile 2018 arasında Avrupa’ya baktığımızda toplam enerji santrallerinin yüzde 52’si yenilenebilir enerji santralleri. Bunun da yaklaşık yüzde 60’ının rüzgar olduğunu görüyoruz. Toplam 12 bin megavat rüzgar devreye girmiş, bu şekilde rüzgar kabiliyeti Avrupa’da 190 bin megavata ulaşmış. Türkiye’deki rüzgar kurulu gücünün 2018 sonunda 7 bin 400 megavat olduğunu görüyoruz. Bu çok ciddi bir kurulu
güç. Biz bunu 12 sene içerisinde yaptık ve çok ciddi şeyler öğrendik. Türkiye’deki rüzgar enerjisinin ilk fazını tamamladığını, ikinci fazının bunun daha sürdürülebilir olması ve bunun büyümesi olması gerektiğini düşünüyoruz.” dedi.
7 bin 400 megavatın iyi bir rakam olduğunu ancak altının çizilmesi gereken rakamların başka rakamlar olduğunu dile getiren Yıldırım, “2018 senesi içerisinde devreye giren santral sadece 490 megavat. Bu çok düşük bir rakam. 2015 yılında yılda kurulu olan güç 1500 megavat. 2011 senesinde yaklaşık 500 megavattı. Ekonomi Bakanlığı, Sanayi Bakanlığı, Enerji Bakanlığı olarak ortak bir akıl yürütme, bir çalıştay yapma suretiyle ‘bu neden sürekli bir büyüme değil, neden rüzgarı neden yılda bin megavat kurulu güç kapasitesinde tutamıyoruz?’ sorusuna umuyoruz ki önümüzdeki üç sene içerisinde sorunun cevabını bulunması için liderlik yapıp paydaşları bir araya getireceğiz” dedi.
Türkiye’deki kurulu gücün 2011’den sonraki en zayıf noktada olduğunu ifade eden Yıldırım, “Türkiye’deki santrallerin yüzde 40’ı Ege’de, 1450 megavat İzmir’de ve bu İzmir’i Türkiye’nin en yüksek kurulu gücü olan şehri yapıyor. 180 santralin 43’ünün İzmir’de olduğunu görüyoruz. 4 bin kişi İzmir’de istihdam ediliyor. Rüzgar sektöründe ‘kırmızı bayrak’ çekilmesi gerekliliğini görüyoruz yoksa bu sektörün yavaş yavaş kaybolmaya ve önemini yitirmeye doğru gittiğini görüyoruz. Rakamlar bunu gösteriyor” dedi. Yıldırım ayrıca, “İzmir’in rüzgar endüstrisinin merkezi olması gerektiğini düşünüyoruz. Artık Türkiye kurduğu kurulu güç ile, pazar olmaktan endüstri olmaya çoktan geçmiş durumda ve İzmir bu konuda mükemmel bir lokasyon” diye konuştu.