Kategori : ENERGY AGENDA NEWS, SOLAR ENERGY NEWS, WIND ENERGY & RES NEWS - Tarih : 09 March 2016
Cervantes’in ünlü romanı Don Kişot’ta, kahramanımız yel değirmenlerine karşı mücadele veriyordu. Modern zamanların kahramanlarıysa, yel değirmenlerine karşı değil, onlarla birlikte mücadele ediyor: Değirmen kanatlarının dönmesiyle elde edilen enerjiyi “biriktirme”ye, bunun için farklı yöntemler geliştirmeye çalışarak. Ya da günümüz diline çevirecek olursak: Yenilenebilir enerjileri depolayabilmek, depolamanın verimini artırmak ve maliyetleri düşürebilmek için gayretler artarak sürüyor.
Zira bilindiği üzere rüzgar ve güneş gibi çevre dostu yenilenebilir enerjilerin en büyük handikaplarından biri, – doğa koşullarına bağlı oldukları için- istikrarsızlıkları ve halihazırda bu sorunu ortadan kaldırabilecek depolama teknolojilerinin yüksek maliyetli olmasıdır. Bu alanda uzun zamandır ciddi çalışmalar sürüyor ve global enerji sektörünün oyuncularının gözü kulağı da bu cepheden gelecek güzel haberlerde.
Dünya Enerji Konseyi’nin 9-13 Ekim 2016 tarihleri arasında İstanbul’da düzenleyeceği Dünya Enerji Kongresi öncesinde yayınladığı “E-Depolama – Maliyetten Değere Değişim” raporu işte beklenen bu güzel haberi verdi. Enerji depolama konusunda dünyanın önde gelen 23 sanayi uzmanı ve akademisyenin hazırladığı raporda, enerji depolama maliyetlerinin gelecek 15 yıl içinde yüzde 70 kadar düşeceği müjdeleniyor! Heyecan yaratan çalışma, düşük karbon enerji sistemlerine geçişin önündeki engellerden biri olan depolama sorununu çok değil, sadece birkaç yıl içinde ortadan kalkacağına işaret ediyor. Örneğin, rüzgâr türbinlerinde kullanılan ve üretilen enerjiyi artıran kompozit/bileşik materyaller alanındaki teknik gelişmeler sayesinde rüzgâr enerjisi depolamak mümkün olacak.
Bu gelişmelerin enerji sektöründe neden böylesi heyecan yarattığını anlayabilmek için, bunların günlük hayata yansımalarına göz atmak yeterli: Yeni düşük maliyetli ve verimli depolama yöntemleri sayesinde, yenilenebilir enerjiler var olan enerji şebekelerine entegre edilebilir, enerji şebekeleri genişletilebilir, kapasiteleri artırılabilir. Yine evlerde yer alan güneş enerjisi sistemleri daha verimli hale getirilebilir, hatta insanlar şebekeye bağımlı olmaktan kurtulabilir, elektrikli otomobil devrimi hızlanabilir, bununla birlikte şebekede kapasite aşımı veya çökme gibi sorunların önüne geçilebilir. Geliştirilecek enerji depolama sistemleri sayesinde yeni enerji santrallerinin kurulmasına gerek kalmayabilir. Ve de gelecekte petrole olan ihtiyaç azalabilir.
Özetle, yenilenebilir enerjilerin düşük maliyetlerle depolanabilmesi, uzun vadede doğa dostu enerji temin sorunun ortadan kalkması, dünyanın enerji konusunda geleceğe güvenle bakabilmesi anlamına geliyor.
Yeni İş Modelleri ve
Yatırımcılara Fırsat Çıkacak
“E-Depolama – Maliyetten Değere Değişim”, yenilenebilir enerjiler depolama maliyetlerinin düşmesinin ve enerji depolama işlemlerinin daha geniş bir kullanıma sunulmasının yeni iş modelleri ve yatırımcılar için heyecan verici olanaklar doğuracağına da işaret ediyor.
Bununla birlikte çalışmayı yürüten uzmanlar, yeni depolama teknolojilerine yönelirken, yegane kriterin maliyet olmaması gerektiğini, en ucuz olanın her zaman en iyi seçenek olmadığının altını çiziyor. Bu alanda genelleyici maliyet değerlendirmeleri yapmanın yeterli olmadığını, enerji depolama maliyetini bütünsel vaka çalışmaları ile analiz edilmesi gerektiğini vurguluyorlar.
Enerji depolamanın gerçek potansiyelini ortaya çıkarmak, enerji depolamanın gerçek maliyetinin ve değer faydalarının belirlenmesi için elbette doğru politikaların oluşturulması şart. Tam da bu noktada kanun koyuculara görev düşüyor. Nitekim raporda, kanun koyuculara esnek pazarların gelişimi için işletmeciler ve düzenleyiciler ile güç birliği yapmaları, enerji depolama teknolojilerinin daha ticari şeklide mevzilenmesinin kolaylaştırılması için destekleyici politikalar ve kolaylaştırıcı yönetmelik çerçevesi oluşturmaları salık veriliyor.
Temiz enerjilerin depolanması konusu, dünya liderleri ve kanaat önderlerinin bir araya geleceği, İstanbul’daki 23. Dünya Enerji Kongresi’nde de yenilenebilir enerjilerin depolanması konusu ele alınacak. Bu alandaki gelişmeler ve potansiyeller, olası tehdit ve engeller özel bir oturumda masaya yatırılacak.
Uzmanlar, enerji depolama teknolojilerinin geleceğini parlak görüyor. Bu alanda kaydedilen gelişmeler, yakın bir zamanda enerji sistemlerinde köklü bir dönüşüm olacağına işaret ediyor.
Kaynak: Bültenler