Kategori : ELECTRICITY ENERGY NEWS, ENERGY AGENDA NEWS - Tarih : 02 November 2020
Üretimin artmasına paralel olarak elektrik ihtiyacı da artıyor. Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) verilerine bakıldığında Türkiye, 2010 yılında toplam 55.721 GWh yenilenebilir enerji üretirken bu miktar 2018 yılında 97.771’e yükseldi. Türkiye, Çin ve ABD’nin ardından sıcak alanında en fazla yararlanan 3’üncü ülke olurken 200 milyon dolarlık enerji tasarrufu da sağladı. Elektrik tedarikçileri karşılaştırma sitesi encazip.com’un kurucusu Çağada Kırım, yenilenebilir enerji konusunda büyük bir potansiyele sahip olan ülkemizde yeterli rüzgar, güneş, nehir ve jeotermal potansiyeli olduğunu ancak yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının doğru ve sürdürülebilir olarak teşvik edilmesi ve tüketicilerin de bu konuda daha bilinçli olması gerektiğini söylüyor.
Yenilenebilir enerji, doğal kaynaklardan elde edilen ve doğanın takviye ettiği enerjiye deniyor. Başlıca yenilenebilir enerji kaynakları ise güneş, rüzgar, jeotermal, hidrolik, biyokütle enerjileri olarak sıralanıyor. Bunlarla beraber hidrojen, dalga ve gelgit enerjileri de bulunuyor.
Yenilenebilir enerji üretimi artıyor
Türkiye’de yenilenebilir enerji üretimi her yıl daha da artıyor. Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) verilerine bakıldığında Türkiye 2010 yılında toplam 55.721 GWh yenilenebilir enerji üretirken bu miktar 2018 yılında 97.771’e çıkmış. Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleme Mekanizması (YEKDEM) kapsamındaki üretimlere bakıldığında ise geçen yılın Temmuz ayı ile 2020 Temmuz ayı arasında artış olduğu görülüyor. Biyokütle, güneş, hidrolik, jeotermal ve rüzgar kalemlerinde incelenen üretimde en büyük artış % 127 ile güneş enerjisinde yaşanıyor.
Güneş enerjisi öne çıkıyor
Yenilenebilir enerjinin tasarrufta payı büyük. Örneğin güneş enerjisi hesap makinalarından trafik lambalarına, sıcak su üretiminden telefon şarj etmeye kadar pek çok alanda kullanılabiliyor. Rüzgar enerjisi aydınlatma ve sulamada öne çıkarken hidrojen enerjisi uçak ve otomotiv sektöründe kullanılıyor. Biyokütle enerjisi ise ısınma ve ısıtma ihtiyacında tercih ediliyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na göre Türkiye, Çin ve ABD’nin ardından sıcak alanında en fazla yararlanan üçüncü ülke olurken 200 milyon dolarlık enerji tasarrufu sağladı. Yine aynı kaynağa göre yerli ve yenilenebilir kaynakların elektrik üretimindeki payın 24 Mayıs’ta % 90’a ulaşarak yeni bir rekor kırdı.
Yerli ve yenilenebilir enerji cari fazlanın anahtarı
Elektrik tedarikçileri karşılaştırma sitesi encazip.com’un kurucusu Çağada Kırım, yenilenebilir enerjiye ilişkin olarak, “Üretimin artmasıyla ve ekonominin büyümesiyle Türkiye’nin elektrik ihtiyacı da artıyor. Türkiye’nin toplam yıllık elektrik talebi 2000‘de 128.276 GWh‘den 2011‘de 209.390 GWh‘ye yükseldi, 2020‘de ise 301.982 GWh oldu. Türkiye, yenilenebilir enerji konusunda büyük bir potansiyele sahip” dedi.
Yeterli miktarda rüzgar, güneş, nehir ve jeotermal potansiyelinin var olduğunun altını çizen Çağada Kırım şöyle devam etti: “Farklı yenilenebilir elektrik ve enerji üretimi türü olmasına rağmen, Türkiye’nin potansiyeline uygun yalnızca birkaç teknoloji ve alternatif bulunuyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarına baktığımız zaman elektrik üretiminde güneş enerjisinin potansiyeli 475.000 GWh, rüzgar enerjisinin 150.000 GWh, jeotermal enerjisinin 40.000 GWh, hidrolik enerjinin potansiyeli 560.000 GWh olarak göze çarpıyor. Bu kaynakların % 30’unun kullanımıyla Türkiye’nin enerjisinin tamamı yerli ve yenilenebilir kaynaklardan karşılanabilir. Yakın bir gelecekte elektriğin tamamını yenilenebilir enerji kaynaklarından karşıladığımızda, mevcutta % 77 oranında olan enerjide dışa bağımlılık ciddi oranda düşecek ve ekonomi önemli bir oranda cari fazla verebilecek. Bunun için hükümetin yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını teşvik etmesi, tüketicinin ise yenilenebilir enerjinin önemi konusunda daha bilinçli olması gerekiyor.”
Yenilenebilir enerjinin yayılması için yapılması gerekenler
Çağada Kırım, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını teşvik etmek amacıyla yapılması gerekenleri 8 maddede şöyle sıraladı:
– Rüzgar ve güneş santralleri için saha etüdüne gerek kalmadan kolaylıkla lisans verilebilir ve bölgenin verimliliği ile ilgili nihai karar yatırımcıya bırakılarak bürokratik işlemler kolaylaştırılabilir.
– Özel sektörü yenilenebilir enerjiye yatırım yapmaya teşvik etmek amacıyla lisanslama prosedürü kolaylaştırılmalı.
– Elektrik tedarikçileri, yenilenebilir enerji üreticilerinin ürettiği elektriğin daha fazlasını tedarik etmeleri için teşvik edilmeli.
– Mevcut Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleme Mekanizması (YEKDEM) alım garantileri döviz cinsi yerine Türk Lirası ile verilerek sektörün sürdürülebilirliği sağlanmalı ve yatırımcı güveni artırılmalı.
– Mikro üretim teknolojilerinde sermaye yatırımı maliyetleri yüksek olduğu için lisanssız mikro enerji üretim tesisi kurmak isteyen kişilere düşük faizle kredi verilebilir.
– Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını teşvik etmek için fosil yakıtlara ve bu yakıtlardan üretilen elektrik enerjisine ekstra vergilendirme getirilmeli.
– Tüketiciler, yenilenebilir enerji kaynakları ile üretilmiş elektrik tedariği yapan tedarikçileri ve yenilenebilir enerji tarifelerini tercih etmeleri için teşvik edilmeli ve bilinçlendirilmeli.
Topluluk ölçeğinde bir mikro üretim programı başlatmak için yerel yönetimler teşvik edilmeli. Özellikle şehirlerde 10’dan fazla daireli binalarda yaşandığı için yerel yönetimler tarafından bu binalara mikro jeneratörlerin kurulmasını kolaylaştırabilir hatta zorunlu hale getirilebilir.