Kategori : ENERGY AGENDA NEWS - Tarih : 01 January 2018
Enerji Savaşı Fitili Ateşlenince, Doğu Akdeniz’de Ateş Sade Düştüğü Yeri Yakmaz
Kıbrıs açıklarında, Doğu Akdeniz’de Afrodit Bölgesi’nin yanı sıra İsrail’in Tamar / Leviathan bölgelerinde 21.inci yüzyılın başından itibaren keşfedilen hidrokarbon rezervlerinin, kaynakların bollaşmasından mütevellit sağlayacağı muhtemel barışıtan ziyade, adada yıllardır süregelen gerilimi daha da tırmandırdığını izlemekteyiz ve uzunca bir süredir bu konu özelinde ve ısınan sulara ilişkin çeşitli makaleler kaleme almıştım. Bunların bazılarına aağıdaki adreslerden ulaşmak mümkün
Yorgancıoğlu, Çiğdem, “Kıbrıs Müzakereleri ekseninde, Doğu Akdeniz’de Enerji boyutuna bakiş”, http://www.cigdemyorgancioglu.org/article/115/kibris-muzakereleri-ekseninde-dogu-akdenizde-enerji-boyutuna-bakis
Yorgancıoğlu, H.Çiğdem, “Europe, semi-chained by russian gas dependency and vulnerability”, http://politikaakademisi.org/2017/09/01/europe-semi-chained-by-russian-gas-dependency-and-vulnerability/
Yorgancıoğlu, Çiğdem, “Kıbrıs Müzakereleri ekseninde, Doğu Akdeniz’de Enerji boyutuna bakiş”, 4 Temmuz 2017, https://boun.academia.edu/CigdemYorgancoglu.
Çiğdem Yorgancıoğlu “Yavru Vatanda Kuvvet Çarpanı Enerji” http://www.dorukturk.tv/haber/guncel/kibris-muzakereleri-ekseninde-dogu-akdenizde–enerji-boyutuna-bakis/1131.html
Gerek bölge ülkelerinin gerekse de Avrupa için doğalgaz kaynak çeşitliliği oluşturma potansiyelini de içinde taşıyan alternatiflerden birisi olması, Uzak Doğu –ekseninde ivmelenen ticaret paralelinde, Doğu Akdeniz ticari faaliyetler açısından önemini koruması hasebiyle bölge dışı ülkelerinin dikkatini ve ilgisini çeken kaynaklara yönelik çatışmaların odak noktasına baktığımızda da, araştırma esnasında hidrokarbon rezerve erişim; deniz sınırlarının tayini, Avrupa Konseyi’ne kadar taşınan GKRY’nin tek taraflı yaklaışımıyla gerilen Münhasır Ekonomik Bölge meselesi ve mezkur kaynakların oluşturacağı dış ticaret gelirlerinin iki toplum arasında nasıl bölüşüleceği gibi unsurları görmekteyiz.
GKRY’nin kaynaklara yönelik adeta yangından emtia kaçırır gibi izlediği tutum bölgenin ateşini ve hali hazırda olan sıcak Doğu Akdeniz sularını daha da tutuşturmakta.
Dün (28 Aralık’ta) KKTC Dışişleri Bakanlığı, Rum tarafının Doğu Akdeniz’deki doğalgaz arama faaliyetlerine ilişkin, “Rum tarafının, Türk tarafını yok sayarak attığı adımların hiçbiri kabul edilemez” açıklamasınn da ardından bölgede çözümün gecikmesiyle biriken sorunların daha da katmerlendiğinin bir kez daha altının çizildiğini gördük. İçinde bulunduğumuz 2017 yılının son günlerine yaklaştık görünen o ki yaşanan gelişmelere binaen Doğu Akdeniz’e yönelik başka makale çalışmaları da yolda olacak. Enerji Gazetesi’nde.
Yılın bu son haftasını çeyrek asır önce öğrenim gördğüm Türkiye’nin ulusal modelleme çalışmalarında her geçen gün öncü kurum olarak daha da öne çıkan Boğazici Universitesi’nde geçtiğimiz hafta Rektörlük Binasında gerçekleşen Küresel ve bölgesel düzeyde ağırlıklı olarak Türk Akımı’nın ve gaz enerji sektörünün değerlendirilmesinin gerçekleştiği The Gas Age: Global Prospects Panel panelinde (Çiğdem Yorgancıoğlu UPA-Uluslararası Politika Akademisi)- http://politikaakademisi.org/2017/12/29/the-gas-age-global-prospects-panel/ ) esnasında bizzat tanışma imkanı yakaladığım Enerji Ekonomisi Derneği Başkanı, Boğaziçi Üniversitesi Enerji Politikaları Araştırma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu’nun [i] Doğu Akdeniz Enerji Kaynakları özelindeki dün yaptığı açıklamalarla kapatmak isterken, Enerji Gazetesi ailesi ve tüm okuyucularına enerji , huzur barış, esenlik, adalet, vicdan ve sevgi dolu mutlu bir yeni yıl dilerim.
Gerek bölge ülkelerinin gerekse de Avrupa için doğalgaz kaynak çeşitliliği oluşturma potansiyelini de içinde taşıyan alternatiflerden birisi olması, Uzak Doğu –ekseninde ivmelenen ticaret paralelinde, Doğu Akdeniz ticari faaliyetler açısından önemini koruması hasebiyle bölge dışı ülkelerinin dikkatini ve ilgisini çeken kaynaklara yönelik çatışmaların odak noktasına baktığımızda da, araştırma esnasında hidrokarbon rezerve erişim; deniz sınırlarının tayini, Avrupa Konseyi’ne kadar taşınan GKRY’nin tek taraflı yaklaışımıyla gerilen Münhasır Ekonomik Bölge meselesi ve mezkur kaynakların oluşturacağı dış ticaret gelirlerinin iki toplum arasında nasıl bölüşüleceği gibi unsurları görmekteyiz.
GKRY’nin kaynaklara yönelik adeta yangından emtia kaçırır gibi izlediği tutum bölgenin ateşini ve hali hazırda olan sıcak Doğu Akdeniz sularını daha da tutuşturmakta.
Dün (28 Aralık’ta) KKTC Dışişleri Bakanlığı, Rum tarafının Doğu Akdeniz’deki doğalgaz arama faaliyetlerine ilişkin, “Rum tarafının, Türk tarafını yok sayarak attığı adımların hiçbiri kabul edilemez” açıklamasınn da ardından bölgede çözümün gecikmesiyle biriken sorunların daha da katmerlendiğinin bir kez daha altının çizildiğini gördük. İçinde bulunduğumuz 2017 yılının son günlerine yaklaştık görünen o ki yaşanan gelişmelere binaen Doğu Akdeniz’e yönelik başka makale çalışmaları da yolda olacak. Enerji Gazetesi’nde.
Yılın bu son haftasını çeyrek asır önce öğrenim gördğüm Türkiye’nin ulusal modelleme çalışmalarında her geçen gün öncü kurum olarak daha da öne çıkan Boğazici Universitesi’nde geçtiğimiz hafta Rektörlük Binasında gerçekleşen Küresel ve bölgesel düzeyde ağırlıklı olarak Türk Akımı’nın ve gaz enerji sektörünün değerlendirilmesinin gerçekleştiği The Gas Age: Global Prospects Panel panelinde (Çiğdem Yorgancıoğlu UPA-Uluslararası Politika Akademisi)- http://politikaakademisi.org/2017/12/29/the-gas-age-global-prospects-panel/ ) esnasında bizzat tanışma imkanı yakaladığım Enerji Ekonomisi Derneği Başkanı, Boğaziçi Üniversitesi Enerji Politikaları Araştırma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu’nun [i] Doğu Akdeniz Enerji Kaynakları özelindeki dün yaptığı açıklamalarla kapatmak isterken, Enerji Gazetesi ailesi ve tüm okuyucularına enerji , huzur barış, esenlik, adalet, vicdan ve sevgi dolu mutlu bir yeni yıl dilerim.
RUM TARAFI DOĞU AKDENİZ’DE ENERJİ SAVAŞLARININ FİTİLİNİ ATEŞLİYOR
Yukarıda bahsettiğimiz, KKTC Dışişleri Bakanlığı’nın, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Doğu Akdeniz’deki tek taraflı doğalgaz arama faaliyetlerine ilişkin ‘kabul edilmeyecek’ açıklamasının gözleri bir kez daha Akdeniz’e çevirmesi üzerine Enerji uzmanları, “Rum tarafı son dönemlerde attığı adımlarla Akdeniz’de muhtemel bir ‘enerji savaşı’nın fitilini ateşliyor” görüşünde birleşmekteler.
Enerji Ekonomisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu, Annan Planı’nın Rumlar tarafından reddedilmesinden bu yana yaşanan gelişmelerin bir yere varamadığını hatırlatarak, çözümden uzak bir yaklaşımla atılan adımların çok tehlikeli sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulundu.
“Doğalgaz faaliyetleri için Ada’da bir çözüm ön şartı olmalı”
Kıbrıs sorununa adil ve kalıcı bir çözüm bulabilmek için Türk tarafının 13 yıldır sürdürdüğü yapıcı tutumun bir yere varamadığının altını çizen Prof. Dr. Kumbaroğlu, “BM gözetiminde sürdürülen müzakereler de Cenevre Konferansı da maalesef hedefe ulaşamadı. Bugün gelinen noktada Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin doğalgaz boru hattı için İsrail ile işbirliği mutabakatı imzalaması, ayrıca Doğu Akdeniz’de tek taraflı doğalgaz arama faaliyetlerine girmesi Doğu Akdeniz’de bir enerji savaşının fitilini ateşliyor. Doğalgaz faaliyetleri için Ada’da bir çözüm ön şartı olmalı.” Şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
“Kuzeyde rezerv bulunursa güneyin hayalleri suya düşer”
Ada’nın ortak sahibi olan iki halkın kurucu iradesiyle, uzlaşmaya ve eşit statüye dayalı adil ve kalıcı bir çözüme varılamaması durumunu da değerlendiren Prof. Dr. Kumbaroğlu, “Eğer kalıcı bir çözüm olmazsa KKTC’nin tüm Dünya ülkelerince tanınmasını sağlayacak iki devletli bir çözüm BM öncülüğünde hayata geçirilmeli. KKTC münhasır ekonomik bölgesi dahilinde Ada’nın doğu kıyıları Levant havzası dahilinde olup yeni keşifler için önemli potansiyel barındırıyor. KKTC açıklarında bulunacak gazın Türkiye’ye kolayca erişim imkanı bulunuyor. Bu nedenle de ne İsrail ne Güney Kıbrıs açıklarındaki doğalgazın bununla rekabet etmesi olası gözükmemekte. Tüm bu veriler ışığında enerjide KKTC, adanın güneyine göre çok daha avantajlı konumdadır. Türkiye gaz bulacak diye çok endişe duyuyor Rum tarafı. KKTC açıklarında bulunacak rezerv diğer hepsinin pabucunu dama atar, Akdeniz’deki tüm dengeleri değiştirir. Yeni yılda yeni aramalar ve yeni keşiflerle suları iyice ısınacak bir Akdeniz bizi bekliyor.”şeklinde konuşmuştur.
Hazırlayan: http://www.cigdemyorgancioglu.org/
[1] Enerji Gazetesi –Çiğdem Yorgancıoğlu – https://www.enerjigazetesi.ist/rota-degisse-de-turk-akiminda-menzile-akis-berkemal-seyre-devam/