Kategori : ENERJİ GÜNDEMİ, ENERJİ VERİMLİLİĞİ - Tarih : 10 Şubat 2013
FSV Mainz 05 futbol kulübü senelerden beri yalnız futboluyla değil, aynı zamanda Alman birinci ligi Bundesliga ekipleri arasında ilk “iklim dostu” takım olma özelliğiyle de dikkat çekiyor. Kaleyi korumakla görevli kaleci ve stadyumun bakımından sorumlu bir stat görevlisinin yanı sıra, kulüpte bir de çevre ve iklim korunmasından sorumlu görevli var. Bay Stephan Bandholz, bu görevi çerçevesinde kulübün tüm alanlarında çevre ve iklimi koruyucu önlemleri hayata geçiriyor.
Stadyum, kulübün idari binası, taraftar malzemelerinin satış yeri ve bütün yiyecek- içecek hizmetlerini tedarik eden firmada yenilenebilir kaynaklardan sağlanan ekolojik elektrik kullanılıyor. Stadyumun havalandırma sistemleri en uygun düzeye getirilmiş durumda. Çevre Enstitüsü’nün tespitlerine göre bütün bu önlemler, yılda 250 ton karbondioksit tasarrufu sağlıyor. Kulüp Başkanı Harald Strutz, kulüp tesislerinin neden olduğu, -240 Alman vatandaşının bir yılda ürettiği miktara denk gelen- yıllık 2400 ton sera gazı emisyonunun verdiği tahribatı Kanada’da katıldıkları yeniden ormanlandırma çalışmalarıyla dengelemeye çalıştıklarını belirtiyor.
Maça Bisikletle Gelin!
Kulübün neden olduğu en büyük karbondioksit salımı ise, taraftarların stadyuma arabalarıyla gelmelerinden kaynaklanıyor. Bu yüzden, kulüp yönetimi, geçtiğimiz Aralık ayında HSV Hamburg takımına karşı evlerinde oynadıkları lig maçı gününü “Otomobilsiz Gün” ilan etti. Havanın güzel olmamasına rağmen taraftarlar maça bisikletleriyle geldiler. Futbolcular da kulübün bu politikasını destekliyor: Çevre ve iklim korunmasından sorumlu Stephan Bandholz’un, “çevre ve iklim koruması” konusunda futbolculara verdiği eğitim seminerleri meyvelerini vermeye başladı. Birçok futbolcu evinde ekolojik elektrik kullanmaya başladı ve savunma oyuncusu Niko Bungert “çevre ve iklim elçisi” olarak atandı. Bütün bu eylemlerin arkasında, kulübün ana sponsoru olan elektrik üreticisi “Entegra” Şrması var. Şrma bir milyon abonesinden yaklaşık 400 binine, çoğunluğu hidro elektrik santrallerinden elde edilen ekolojik elektrik veriyor. Çevre ve iklim korumasını keşfeden tek Bundesliga kulübü elbette Mainz değil. Hamburg da 2010 yılından beri Entegra-Elektriği kullanıyor. Hamburg Stadyumu’nun enerji iyileştirmesi çalışmalarını yapan, inşaat şirketi “Imtech”, çalışmalar bittiğinde stadyumda yüzde 20-30 oranında daha az enerji tüketileceğini ifade ediyor. Bremen’de de inşaat çalışmaları sürüyor. Bremen Kulübü’nün stadyumunun cepheleri ve çatısı, yakında toplamı iki futbol sahası yüzeyi kadar olan fotovoltaik sistemle döşenmiş olacak. Yeşil-beyazlı takımın betondan mabedi mavi ışık saçan bir hightech stadyuma dönüşecek. Solar piller futbol liginin giderek yeşilleştiğinin gözle görülür işareti oluyor. Freiburg, Kaiserslautern, Dortmund ve Nürnberg’de de stadyum çatıları elektrik üretiyor.
Bazen “Yeşil Gol” de Kurtaramıyor
Almanya’da bu yaz bayanlar Futbol Dünya Şampiyonası düzenlenecek. 2006’daki erkekler Futbol Dünya Şampiyonası’nda başlatılan “Yeşil Gol” girişimi bu şampiyonada da devam ettirilecek. Bütün stadyumlar, çok katı çevre kurallarına göre kontrol edilecek ve şampiyona süresince organik ve yöresel yiyecekler sunulacak. Almanya Futbol Federasyonu (DFB) bundan sonraki bütün çalışmalarında çevre korunmasını gözetmek için, bu şampiyonayı başlangıç olarak kabul ediyor. Çevre ve iklim korunmasında daha önemli sorunlar aslında büyük stadyumların uzağında, dört bir yana dağılmış spor mekânlarında yatıyor. Almanya’daki 100 binden fazla spor ve yüzme salonunda ısıtma, sıcak su ve ışıklandırma yoluyla yılda yaklaşık 7,5 milyon ton karbondioksit salımı gerçekleşiyor. Bu miktarın azaltılma olanağı oldukça yüksek. Alman Olimpik Spor Birliği’nin (DOSB) verilerine göre, 1950-1965 yılları arasında inşa edilen spor salonlarındaki enerji tüketimi yüzde 60 oranında azaltılabilir ve sırf bu yolla bir milyon ton sera gazı daha az üretilmiş olur. DOSB, www.klimaschutz-imsport. de (sporda iklim koruması) adresindeki web-portalında enerji danışmanlığı, eğitim ve finansman konularında hizmetler de veriyor. Alman Olimpik Spor Birliği’nden Bianca Quardokus’a göre, “spor alanlarının iyileştirilmesine olan talep oldukça yüksek.
Daha iyi ısı yalıtımı ve yeni ısıtma sistemleriyle çevre ve iklim korunacağı gibi spor kulüplerinin bütçeleri de rahatlayacak.” Ancak seyahat biçimleri spordaki en büyük çevre sorunu olarak yerini koruyor. Bu yüzden Alman Olimpik Spor Birliği, Yeşil Hareket İnternet Platformu’nu (www.greenmobility.de) spor faaliyetlerinde birlikte seyahat olanakları nı örgütlemesi konusunda özendiriyor. Bundesliga’daki takımlar deplasman maçlarına trenle de gidebilirler ama uluslararası spor faaliyetlerinde bunu uygulamak zor. 2006’daki şampiyonada yüzbinlerce futbol taraftarının, Almanya’ya gelmek için yaptıkları uçak seyahati yoluyla sebep oldukları çevre kirliliğini, başarıyla uygulanan “yeşil gol” sistemi de dengeleyemedi. Hamburg Futbol Kulübü bu konuda da eylemsiz kalmıyor. Oyuncuların uçak yolculuklarıyla sebep oldukları çevre ve iklim zararlarını, “atmosfair” Derneği’nin sertfikalarıyla “telafi etmeye” çalışıyor. Bu dernek gelişmekte olan ülkelerde karbondioksit azaltım projelerini destekliyor. Ancak futbolun içinde barındırdığı ticari çelişkileri bizzat Hamburg Kulübü de gösteriyor çünkü formalarının göğsünde çevre ve iklim kirliliğini destekliyorlar: “Fly Emirates”!
Kaynak: EkoIQ