Kategori : ENERJİ GÜNDEMİ, ENERJİ VERİMLİLİĞİ - Tarih : 13 Ocak 2015
Akıllı eşya çağındayız. Telefonundan arabasına, yolundan binasına dek her şey akıllanıyor. Amaç, daha az kaynakla daha fazla verim elde etmek, daha güvenli, sağlıklı ve sürdürülebilir refah oluşturmak…
Ne zaman cari açıktan söz ediyor olsam parantez içinde daima (akıl açığı) açıklamasını ilave ederim. Zira özüne baktığınızda cari açığa konu olan pek çok sürecin, akılsızlıkla örtüştüğünü görürsünüz. Misal 15 milyon akıllı telefona 4 milyar $’ı harcayıp iş süreçlerine veya iletişim süreçlerine fazlaca katkı sağlayamamak gibi.
Bunlardan daha dramatik olanı, enerjiye dairdir.
Verimliliği artırılmış bir bina ile yalıtımsız bina arasındaki maliyet farkı %2’yi dahi geçmez iken enerji faturasında %50 tasarruf sağlıyor olmamız gerçeği ortadadır ama aklımızın kapsama alanı dışında tutulur.
Mühendislikte bir kural vardır; “insanı eğitemiyorsan, malzemeyi eğit.” Yalıtım sürecini inşaatın tasarımından itibaren uyguladığınızda enerji verimliliği de tavan yapıyor zaten. Yalıtım malzemesi denince Türkiye’de en eski şirketlerden olan Ytong, 1965’ten bu yana ülkemizde 23 milyon m3 malzemeyle 1.7 milyon ısı yalıtımlı konut üretti ve bu dramatik farkın adeta ispatı oldu.
Türk Ytong Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginay’a, “malzemenin cari açık üzerindeki etkisini” soruyorum. Enerji kaybının %40’ının yalıtımsız dış duvarlardan geldiği gerçeğine şu örneği veriyor: “Aynı yalıtım değeri, 54 cm yatay delikli tuğla ile sağlarken, bims türü malzemede 44 cm, düşey delikli tuğlada 36 cm ancak ytong türü akıllı malzemede 15 cm ile mümkün.”
Peki, kamu bu konuda ne yapıyor? Isı yalıtım standartlarını belirleyen TS 825, son teknolojik gelişmeler ışığında yenilenmesine rağmen akılsız malzeme üreticilerinin “henüz hazır olmayışı” yüzünden lobicilik gücüyle hala uygulamaya geçirilemedi.
Haberin Devamı için tıklayınız>>>
Kaynak: Sabah