Kategori : ENERJİ GÜNDEMİ, YEŞİL TEKNOLOJİ VE BİLİŞİM - Tarih : 28 Haziran 2021
Ericsson’un hazırladığı yeni kapsamlı tüketici raporuna göre COVID-19 ile birlikte çevrimiçi platformlara taşınan günlük yaÅŸamın pek çok temel unsuru, pandemi sona erdikten sonra da dünyanın dört bir yanındaki birçok kiÅŸi açısından kalıcı olacak.
GeleceÄŸin Kentsel GerçekliÄŸi (The Future Urban Reality), olarak adlandırılan Ericsson ConsumerLab raporu, Ericsson’un bugüne kadarki en büyük tüketici araÅŸtırması olarak öne çıkıyor. Rapor ayrıca, tüketicilerin pandemi sonrasında 2025 yılına kadar neler olacağına dair görüşlerini de ortaya koyuyor.
Dünya genelinde 31 farklı pazarda 2,3 milyar tüketiciye eş değer görüşleri temsil eden rapor, tüketicilerin uzaktan çalışma, e-eğitim, e-sağlık, çevrimiçi market alışverişi gibi rutin günlük faaliyetlerin yanı sıra aynı zamanda ortalama 2.5 yeni çevrimiçi hizmetten de faydalanacağını gösteriyor. Rapora göre, tüketicilerin, çevrimiçi platformlara taşıdıkları faaliyetlerinden kazandıkları zamanı daha fazla seyahat etmek, bilinçli yaşam, arkadaşları ve aileleriyle daha fazla vakit geçirmek için kullanacakları tahmin ediliyor.
Artan çevrimiçi etkinliklerin bir sonucu olarak, tüketicilerin pandemi sonrasında normal hayata geri döndüklerinde sanal ortamda haftada ortalama 10 saat daha fazla vakit harcamaları bekleniyor. Ayrıca, orta ve ileri düzey çevrimiçi kullanıcılar arasındaki farkın kapanması ve pandemi süreci devam ettikçe ortalama düzeydeki çevrimiçi kullanıcıların günlük hayatlarına yönelik daha fazla çevrimiçi hizmet sunulması öngörülüyor.
ConsumerLab Kıdemli AraÅŸtırmacısı Zeynep Ahmet konuyla ilgili ÅŸunları söyledi: “BiliÅŸim Teknolojileri, pandemi süresince tüketicilerin günlük yaÅŸamlarını sürdürmeleri için temel araçlardan biri haline geldi. Son bulgularımız, bu eÄŸilimin “bir sonraki normale” kadar, hatta sonrasında devam edeceÄŸini gösteriyor. Bu eÄŸilim, tüketicilerin sevdikleriyle daha fazla zaman geçirmek veya daha saÄŸlıklı bir yaÅŸam tarzına yönelmeleri gibi hayattaki daha önemli ÅŸeylere öncelik vermelerini destekliyor. Yeni çevrimiçi alışkanlıkların arkasındaki güç olarak hem mobil aÄŸların ve hem de dijital kapsayıcılık çabalarının, geleceÄŸin güçlü, kapsayıcı ve eÅŸit toplumlarının inÅŸasında önemli bir rol oynayacağı açıkça ortada” dedi.
Raporda öne çıkan bulgular:
– 2025 yılına kadar rutin alışkanlıkların büyük bölümü internet üzerinden gerçekleÅŸtirilecek: Her iki tüketiciden biri becerilerini e-öğrenim aracılığıyla geliÅŸtireceÄŸini düşünüyor.
– Dünya genelinde tüketicilerin yarısından fazlası eÄŸlence aktivitelerinin tamamının çevrimiçi olacağına inanıyor. Tüketicilerin üçte birinden fazlası, ileriye dönük olarak yiyecek sipariÅŸlerini ağırlıklı olarak çevrimiçi verecek.
– Tüketicilerin % 64‘ü toplum içinde stres düzeyinin artacağını tahmin ediyor: BeÅŸ tüketicinin üçünden fazlası, makul bir gelir elde etmek için birden fazla iÅŸte çalışmanın gerekli olacağına inanıyor. Aynı zamanda, on tüketiciden yedisi daha saÄŸlıklı yaÅŸam sürmeyi hedefliyor.
– Hayatı kolaylaÅŸtıran ÅŸeyler gizlilikten feragat edilmesini gerektirecek: Tüketicilerin yüzde 75‘i 2025 yılına kadar hayatın kolaylaÅŸacağını tahmin ediyor. On kiÅŸiden yedisi ise çevrimiçi güvenliÄŸe ve gizliliÄŸe daha fazla dikkat edilmesi gerekeceÄŸini düşünüyor.
– Yerel alışveriÅŸ öncü görevini üstlenecek: Kısmen çevresel endiÅŸelerle yönlendirilen tüketicilerin yarısı, gelecekte daha fazla yerel ürün üretileceÄŸini ve bu ürünleri satın alacaklarını düşünüyor.
– Tüketicilerin yarısı iklim deÄŸiÅŸiklikleri konusunda endiÅŸeleniyor ancak yüzde 67‘si ileriye dönük olarak eÄŸlence amaçlı olarak daha fazla seyahat etmeyi hedefliyor: Tüketicilerin büyük bölümü daha sürdürülebilir seyahat seçeneklerinin eriÅŸilebilir hale getirilmesi gerektiÄŸine inanırken, üçte biri ise eÄŸlence amaçlı seyahatlerinde havayolunu kullanmaktan kaçınacağını belirtiyor.
Ä°nternette geçirilen süre 2025 yılına kadar haftada ortalama 10 saat artacak: Çevrimiçi alışkanlıkların pandemi sonrasında da devam etmesi bekleniyor ve tüketicilerin 2025 yılına kadar günlük çevrimiçi etkinliklerine ortalama 2.5 hizmet daha ekleyecekleri tahmin ediyor. Bu, gelecekte eÅŸit ve güçlü bir “yeni normal” saÄŸlamada dijital kapsayıcılığın önemini yeniden kanıtlıyor.
Raporun Tamamına Ulaşmak İçin TIKLAYIN>>>