Kategori : DOĞALGAZ ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ, PETROL ve AKARYAKIT SEKTÖRÜ - Tarih : 23 Nisan 2014
Polonya Başbakanı Donald Tusk, Avrupa Birliği’nin doğalgaz tedariğini güvence altına almak için bir ‘enerji birliği’ oluşturması gerektiğini, enerjide Rusya’ya bağımlılığın Avrupa’yı zayıflattığını söyledi. AB’nin petrol ve doğalgaz ihtiyacının yaklaşık üçte birini karşılayan Rusya’nın, Mart ayında Ukrayna’nın Kırım yarımadasına askeri müdahalede bulunması ve daha sonra ilhak etmesi uluslararası camiada depreme yol açmıştı.
Moskova’daki üst düzey yetkililere yaptırımlar getiren Avrupa Birliği ve ABD, Rusya’nın komşusunda istikrarsızlığa yol açmaya yönelik yeni adımlar atması halinde Rus ekonomisine de yaptırım uygulama tehdidinde bulunuyor.
Ukrayna’daki çatışmanın daha fazla büyümesinin önüne geçme çabaları ise henüz sonuç verebilmiş değil. ABD, AB, Rusya ve
Ukrayna’nın geçtiğimiz hafta Cenevre’de vardığı anlaşmaya rağmen Ukrayna’nın doğusundaki Moskova yanlısı gruplar işgal eylemlerini sürdürüyor.
Financial Times gazetesi için bir makale kaleme alan Tusk, ‘Ukrayna’daki bekleyiş nasıl gelişirse gelişsin çıkarılması gereken bir ders açıktır: Rus enerjisine aşırı bağımlılık Avrupa’yı zayıflatıyor’ dedi.
AB’nin bir bankacılık birliği ve bu çerçevede ortak denetim mekanizması, ortak çözüm mekanizması ve bankaların kapatılması için ortak bir fon oluşturduğuna işaret eden Tusk, aynı zamanda nükleer santraller için ortak uranyum alımının da söz konusu olduğunu söyledi. Tusk, aynı yaklaşımın Rusya’dan doğalgaz alırken de benimsenmesi gerektiğini ifade etti.
Polonya Başbakanı, ‘Bu sebeple bir enerji birliği öneriyorum ediyorum. Avrupa Topluluğu’nu köklerine döndürecektir’ dedi.
Enerji birliğinin unsurlarını sıralayan Tusk, ilk aşamada 28 AB ülkesi için doğalgaz satın alacak ortak bir Avrupa kurumu oluşturulması gerektiğini söyledi.
Bu çerçevede bazı AB ülkelerinde doğalgaz tedariğinin kesilmesi halinde bir ‘dayanışma mekanizmasıyla’ diğer ülkelerin devreye gireceğini anlattı.
Daha fazla depolama tesisi ve bağlantı
Tusk’a göre doğalgaz depolama tesisleri ve doğalgaz bağlantıları gibi projelerin yüzde 75′e kadarını da AB’nin finanse etmesi gerekiyor.
Dördüncü olarak AB’nin, kömür ve kaya gazı da dahil olmak üzere kendi fosil kaynaklarından tam olarak faydalanması gerektiğini sıralayan Tusk, ‘Aralarında Polonya’nın da bulunduğu AB’nin doğusundaki ülkelerde kömür, enerji güvenliğiyle eş anlamlıdır. Hiçbir ülke maden çıkarmaya zorlanmamalı, ancak sürdürülebilir bir şekilde yapıldığı sürece bunun önüne de geçilmemeli’ ifadelerinde bulundu.
Tusk, AB’nin ABD ve Avustralya gibi Avrupa dışındaki doğalgaz ihracatçılarıyla anlaşmalar imzalaması gerektiğini ve bu ülkelerden sıvılaştırılmış doğalgaz ithal edilebileceğini söyledi.
Polonya Başbakanı son olarak da AB ve 8 ortağı arasındaki Enerji Topluluğu’nun güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
AB liderleri Mart ayındaki zirvelerinde enerji güvenliğini güçlendirmeye yönelik çabalarına hız verme kararı almış ve Avrupa Komisyonu’nu Haziran ayına kadar tekliflerini hazırlamakla görevlendirmişti.
Kaynak: euractiv
