Kategori : ELEKTRİK ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ, YEŞİL TEKNOLOJİ VE BİLİŞİM - Tarih : 10 Mart 2014
Toyota Türkiye CEO’su Ali Haydar Bozkurt, Türkiye’de elektrikli araçlara yüzde 3 ile önemli ÖTV teşviki verilirken, hibrit araçların görmezden gelinmesinden ötürü hem ülkenin hem de tüketicilerin zararlı çıktığını söyledi. Cenevre otomobil fuarında konuşan Ali Haydar Bozkurt, “Bataryası satılmayıp kiralanan bir araçtan yüzde 3 ÖTV almak, motoru olmayan bir aracın satılmasına izin verilmesinden farklı değildi” dedi.
6 milyon hibrit
Bozkurt şunları söyledi: “Nitekim Türk tüketicisi böyle bir modele ilgi göstermedi. Oysa aynı dönemde hibrit araçlar da benzer bir ÖTV teşviki içine dahil edilseydi, bugün yollarımızda hem çevreyi daha az kirleten, hem de sahiplerinin cebinden daha az yakıt parası alan araçlar dolaşacaktı. Toyota’nın bügün dünya yollarında yürüyen hibrit araç sayısı 6 milyon adeti geçti. Bugün Türkiye satış fiyatı yüksek ÖTV’den ötürü 45 bin Euro olan markanın en popüler hibrit modeli Prius, Türkiye’de tıpkı elektrikli bir araç gibi vergilendirilseydi fiyatı 20-25 bin Euro’ya kadar düşerdi. Bu da talebin artmasına yol açardı.”
Tüm modeller olacak
Toyota’nın 2020 yılında mevcut tüm modellerinin hibrit versiyonlarını da üretmiş olacağını açıklayan Ali Haydar Bozkurt, Türkiye’de de hibrit modeller üretilmesini istediklerini ancak yüksek vergiden ötürü pazarın hacminin büyümediğini, bunun da Toyota merkez tarafından üretimin önünde bir engel olarak görüldüğünü belirtti. Bozkurt, “Toyota yönetimine Türkiye’de hibrit araç üretilmesini istedik. Ancak ne yazık ki dünyada büyük teşvik alan bu araçlara yönelik Türkiye’de hiç bir teşvik yok. Bu da talebin olmamasını sağlıyor. Böyle olunca da üretimi gündeme gelemiyor” dedi.
50 bini en az 3 yıl öteledik
Toyota’nın 2013’te 38 bin 500 olan toplam satışının 2014’te 29 bin ile 31 bin adet arasına gerilemesini beklediklerini belirten Bozkurt, “2014 yılı için 50 bin adetlik satış hedefi koymuştuk. Ama yaşanan gelişmelerden dolayı bunu 3-4 yıl ötelemek zorundayız” dedi.
Devşirme itirafı
Büyük umutlarla 2012 yılında Oyak Ren
ault tarafından Türkiye’de üretilmeye başlanan Türkiye’nin ilk seri üretim elektrikli aracının macerası geçtiğimiz yıl sonunda sona erdi. ÖTV oranları yüzde 3’i indirilse de menzil problemi nedeniyle 2 yılda sadece 215 satan Fluence Z.E.’nin ihracatı da beklentinin altında kalınca büyük proje sona erdirildi. Oyak Renault’un eski Genel Müdürü Tarık Tunalıoğlu, Fluence Z.E’nin başına gelenin 4 milyar Euro yatırımla hayata geçirilen Zoe Z.E., Twizy, Z.E gibi diğer elektrik Renault modellerinin başına gelmeyeceğini belirterek, “Çünkü Fluence Z.E. devşirme bir modeldi ve bu yüzden başarılı olamadı. Bizde elektrikli araçta devşirme olmayacağını anladık” dedi. Şu an Renault Euromed-Afrika Bölgesi’nde hafif ticari ve binek ürün programlarından sorumlu Yönetim Komitesi Üyesi olan Tarık Tunalıoğlu, Fluence Z.E.’nin mevcut Fluence’nin üstüne monte edildiğini belirterek, bu yüzden pili ve menzilinin yeterli olmadığını, diğer modellerin ise baştan elektrikli olarak doğduğunu hatırlattı.
Hisselerini ‘Kibar’ca geri alıyor
2010 yılında kârlı olmadığı için Hyundai Assan’daki sermaye artırımına katılmayan ve yüzde 15’lik hissesini Korelilere şartlı veren Ali Kibar, verilen sözlerin tutulması ve 8 yıl sonra ilk kez kâr elde edilmesi üzerine hisselerini geri alıyor. Kibar, 75 milyon dolara yüzde 15 hisse alarak Hyundai Assan’daki payını yüzde 30’a çıkaracak.
Geçtiğimiz hafta telefon dinlemelerinde adının yer almasından dolayı bir hayli yıpranan ve Cenevre fuarı’nda oldukça üzgün olan Kibar Holding Yönetimi Kurulu Başkanı Ali Kibar’ın iş hayatında ise önemli gelişmeler yaşanıyor. Bir taratan THY ile birlikte Koreli ortağıyla uçak koltuğu üretimine başlayan ve yakında business koltuk üretimi yapacak Ali Kibar diğer taraftan Hyundai Assan ile hem yatırımlarını hem hedeflerini büyüttü. 2005 yılından bu yana kâr edemeyen ve 2012’ye kadar Koreli Hyundai’nin Türkiye fabrikasına istenen yatırımı yapmadığı için hisselerini ‘şartlı’ devreden Ali Kibar, son 2 yıldır yaşanan büyümeyle birlikte hisselerini geri almaya hazırlanıyor.
Şartlı hisse vermişti
1.1 milyar liralık dev yatırımla İzmit fabrikasının üretim kapasitesini 215 bin adede çıkartan ve yeni i10’u bantlardan indirmeye başlayan Hyundai Assan, 8 yıl sonra 2014’te yeniden kârla tanışacak. Şirketin yıllar sonra kârla tanışması, ortaklık yapısında da değişikliğe neden olacak. 2007’de önce yüzde 20’lik hisseyi, 2010 yılında ise i20 yatırımı sonrası sessiz sedasız yüzde 15’lik hisseyi Hyundai’ye devreden Kibar Holding, ‘şartlı’ devrettiği son yüzde 15’lik hisseyi şirketin kâra geçmesine ve Koreli ortağının yatırım sözünü tutmasına bağlı olarak geri alıyor. 2010’da Hyundai Assan kâra geçmediği için Güney Korelilerin sermaye artırımını katılmayan Ali Kibar, şildi yaklaşık 75 milyon dolar ödeyerek son devrettiği hisseyi alacak. Böylece şirketteki ortaklık yapısı yeniden yüzde 70 Hyundai, yüzde 30 Kibar Holding şeklinde olacak.
At her zaman hızlı koşmaz
Türkiye ekonomisini değerlendiren Mercedes Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Rainer Genes, “Uzun yıllardır hızlı büyüyen ekonominin biraz soğuması gerekiyordu. Ülkemden bir deyimle, at her zaman koşamaz” yorumunu yaptı. Genes, Türkiye’ye güvendiklerini ve Aksaray ile Hoşdere fabrikalarına ek yatırım yapmayı planladıklarını söyledi. Amerika’nın ardından Avrupa’daki toparlanmanın meyveleri birer birer geliyor. Ford ve Hyundai’nin ardından Mercedes Benz Türk de Aksaray ve Hoşdere’deki fabrikalarına yönelik yeni yatırımları devreye almaya hazırlanıyor. Cenevre Otomobil Fuarı’nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Genes, tüm marka yöneticileri gibi Türkiye’deki ekonomide yaşanan belirsizlikten şikayetçi oldu. “Önümüzü göremiyoruz. Bu da bizim hedef ve rakam açıklamaktan alıkoyuyor” yorumunu yapan Genes, ekonominin geneline yönelik yorumlarını ise şöyle aktardı: “Almanya’dan bize ne olacak diye soruyorlar. Ben de bilmiyorum diye yanıt veriyorum. Olumsuz bir tablo çizmiyorum. Ama çok da olumlu bir tablo da yok. Fakat, Türkiye’ye güvenimiz tam. .”
Marka 7 yaş gençleşti
Mercedes-Benz Türk Otomobil Pazarlama ve Satış Müdürü Şükrü Bekdikhan, son dönemde pazara sunulan yeni modeller ve 1.6 litre hacimli modellerle birlikte Mercedes markasının daha ulaşılabilir olduğunu vurgulayarak, bu durumun tüketici profillerini gençleştirdiğini söyledi. Bekdikhan, geçmişte 47-48 olan müşteri yaş ortalamasının geçen yıl 40-41 düzeyine gerilediğini belirterek, “Ticari araç teşkilatımızın, otomobil yatırımı da yapmasıyla bu alanda rakiplerimizden çok ilerdeyiz” dedi.
Kaynak: Hürriyet
