Kategori : ENERJİ GÜNDEMİ, ENERJİ VERİMLİLİĞİ - Tarih : 09 Mayıs 2023
İklimlendirme sektörünün teknoloji öncüsü Systemair; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve İstanbul Teknik Üniversitesi ana desteğinde Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği’nin gerçekleştirdiği VIII. İstanbul Karbon Zirvesi’nden ödülle döndü. “Veri Merkezini Soğut, Dünyayı Koru” sloganıyla yarışan Systemair Türkiye, küresel enerji tüketiminin yaklaşık % 35’inin kaynağı olan veri merkezleri için geliştirilen İklim Dostu Veri Merkezi Soğutma Cihazları projesi ile Düşük Karbon Kahramanları arasına girdi. 2 Mayıs Salı günü İTÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleşen törende ödülü şirket adına Systemair Türkiye Genel Müdürü Ayça Eroğlu ve Systemair Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Ayşegül Eroğlu birlikte aldı.
Systemair Türkiye, düşük karbon çalışmalarını odağına alarak ISO standartlarına göre düzenleyerek kendi süreçlerine entegre ettiği YDD (Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi) ile ürünlerinin ömrü boyunca çevreye olan etkisini ölçülebilir hale getirdi. Çalışmaya İklim Dostu Veri Merkezi Soğutma Cihazları projesi adını veren şirket, gerçekleştirdiği çalışmalar sonucunda Düşük Karbon Kahramanı ödülünü almaya hak kazandı. VIII. İstanbul Karbon Zirvesi kapsamında ödülünü alan şirket, sektörde bu değerlendirmeyi kendi bünyesinde yapabilen ilk ve tek firma olmasıyla da dikkat çekti. Systemair Türkiye Genel Müdürü Ayça Eroğlu ve Systemair Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Ayşegül Eroğlu, şirket adına ödülü birlikte aldı. Ayşegül Eroğlu, bu projeyi hayata geçirmelerindeki temel motivasyonun, bütüncül bir yaklaşımla ürünlerin yaşam döngüsü boyunca yarattığı doğrudan ve dolaylı emisyonlarını hesaplayarak sürdürülebilir bir çözümün parçası olma hedefi olduğunu açıkladı.
Ürünlerin karbon salımını kontrol altında tutmak için yaşam döngüsünü hesaplıyor
Ekolojik sistemde bir tehdit unsuru olan karbon emisyonunun özellikle de veri merkezleri özelinde çok kritik olduğuna dikkat çeken Ayşegül Eroğlu; “Gezegenin geleceğini koruma altına almak üzere imzalanan Paris Anlaşması, Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi uluslararası anlaşmaların getirdiği esaslar, HVAC sektöründe sera gazı emisyonları ile ilgili standartların belirlenmesinde çok önemli. Bu noktada ürünlerin karbon ayak izini kontrol altında tutmak için yaşam döngüsünün ölçülebilir olması büyük bir gereklilik. Biz de tam bu noktada hayata geçirdiğimiz İklim Dostu Veri Merkezi Soğutma Cihazları projesi ile ürünlerimizin karbon salınımını kontrol altında tutmak için ürün yaşam döngüsünü ölçülebilir kılıyoruz. Üretim ve kullanım aşamalarında yüksek enerji ve ham madde gereksinimi olan süreçleri belirlemeye ve etkilerini hesaplamaya yardımcı olan YDD, ürettiğimiz ürünlerden dolayı açığa çıkan sera gazı emisyonlarının seviyesini ortaya koyuyor. Bu sayede operasyon, lojistik, ham madde tedariki gibi aşamaların hangisinde daha çok sera gazı salımı yapıldığı ve enerji tüketildiği rahatlıkla tespit ediliyor. İyileştirilmesi konusunda da daha hızlı aksiyon alınmasına olanak sağlıyor” dedi.
Kapsamlı içeriği ile uçtan uca karbon yönetimine destek veriyor
Projenin ikinci fazında Systemair Grup bünyesinde kullanılan ve müşterimize açık olan ürün seçim programı Airware PRO’da seçilen tüm ürünlerin çevresel etkilerini, SimaPro 9.1 yazılımı aracılığıyla ecoinvent veri tabanıyla ilişkili şekilde raporlamayı hedeflediklerinin altını çizen Eroğlu; “Bu kazanım, kendi ürünlerimizi tasarlayıp üretirken karbon yönetimi yapabilmemiz için gereken verileri sağlarken, müşterilerimize de Systemair ürünlerini kullanarak kendi yapılarında karbon yönetimi yapmalarına imkân verecek alt yapıyı sağlayacak. Bu noktada ısıtma, soğutma ve iklimlendirme cihazlarının tümünde kullanılan kırktan fazla ham madde ve komponente dair emisyon değerlerini veri tabanımıza ekleyerek uçtan uca karbon yönetimine destek verebilmeyi hedefliyoruz. Çalışmanın ilk fazında, kazanılan YDD hesaplama yetkinliği sayesinde kırktan fazla ham madde ve komponente dair emisyon değerlerini veri tabanına ekledik. YDD yöntemi ile toplam atık miktarının sırasıyla yüzde 25 ve yüzde 50 oranlarında azaltılmasıyla 1 adet veri merkezi soğutma cihazının üretiminden kaynaklı karbon ayak izindeki azalma hesaplandı. Üretimden kaynaklanan atıklar yüzde 25 oranında azaltıldığında standart üretim prosesiyle karşılaştırıldığında IPCC GWP 100a metoduna göre yüzde 0,3 daha az karbon dioksit salımına sebep olduğu görüldü. Atık miktarı yüzde 50 oranında azaltıldığında ise karbon dioksit salım oranı yüzde 0,6 oranında azaldığı saptandı” şeklinde konuştu.
“Üretimin yarattığı çevresel etkiler ölçülmeden azalmayacak”
HVAC sektöründe Yaşam Döngüsü Değerlendirme çalışması yapan ilk firma olduklarını ve bu çalışmayı ürün seçim programına entegre etmeyi hedeflediklerini vurgulayan Ayşegül Eroğlu; “Gezegenimizi korumak küresel önceliğimiz, sürdürülebilirlik ise bir hedeften ziyade tüm süreçleri domine eden temel gücümüz. Bu noktada projemiz ile sadece kendi şirketimize katma değer sağlamadık aynı zamanda sektörde hem farkındalık yaratan hem de dönüşüme öncülük eden bir rol üstlendik. YDD çalışması esnasında tüm tedarikçilerimiz ile iletişime geçerek veri toplama noktasında eğitimler vererek etki alanımızı genişlettik. Aynı zamanda müşterilerimize de yapılan çalışmanın çıktılarının onların ekosistemine katkılarını ve karbon yönetimi noktasında nasıl girdi oluşturacağını aktardık. Projemiz ile şirketlerin; Birleşmiş Milletler tarafından belirlenen Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları, Paris Anlaşması, Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi iklim krizine karşı geliştirilen uluslararası anlaşma hedeflerine ulaşması noktasında üzerimize düşen görevi yerine getiriyoruz. Bu projenin temel amacına uygun olarak bütüncül bir yaklaşım benimseyerek İklim Dostu İklimlendirme Cihazları Projesi ile üretimin yarattığı çevresel etkilerin ölçülmeden azaltılamayacağını göstermek istiyoruz” dedi.