JESDER, Salihli’de jeotermal enerjiye karşı yürütülen faaliyetlerin yerel halkın yanlış bilgilendirilmesine sebep olduğunu belirterek, Hacıbektaşlı’dan çıkarılan kaynakla şehir ısıtması yapılacağını, elektrik santralinin ise Belediye’nin onaylayacağı başka bir yere kurulacağını açıkladı. Hacıbektaşlı’dan çıkarılan kaynağın şehir ısıtması için kullanılması, bölge halkının daha ucuza daha temiz bir şekilde ısınması anlamına geliyor. İzmir Balçova örneğinde olduğu gibi, jeotermal kaynaktan elde edilen suyla, ısınma faturalarının yarı yarıya düşmesi öngörülüyor.

Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcılar Derneği’nden (JESDER) yapılan açıklamada, jeotermal enerjinin yerli, yenilebilir ve temiz bir enerji kaynağı olduğu belirtilerek, Hacıbektaşlı’daki kaynaktan elde edilecek 27.6 MWt gücünde sıcak suyun şehrin ısıtılması için kullanılacağı, elektrik üretecek santralin ise burada değil, Belediye’nin uygun göreceği başkan bir yerde kurulacağı ifade edildi. JESDER, Salihli Belediye Başkanı Zeki Kayda’nın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamalara dikkat çekerek, şehirde 8 bin abonenin jeotermal kaynakla ısındığını, Hacıbektaşlı’daki kaynak sayesinde 8 bin yeni aboneye daha ısı verileceğini vurguladı. Salihli Belediye Başkanı Zeki Kayda’nın verdiği bilgilere göre Salihli’de jeotermal faaliyet 1976’da başladı. 1990’lı yıllarda farklı belediye başkanlarının yönetiminde yapılan jeotermal kuyu kazılarıyla devam etti. Zeki Kayda, geçmişte açılan 28 kuyudan bugün sadece 8’inin çalışması nedeniyle şehrin ısıtılmasında sorunlar yaşandığını, bu nedenle kendi arama sahalarının işletilmesi için ihaleye çıktıklarını ve tüm Türkiye’ye açık olarak yapılan ihaleyi Sanko Enerji’nin kazandığını açıklamıştı. Sanko, bu kaynaktan elde edeceği 27.6 MWt gücünde sıcak suyu, ısıtmada kullanılmak üzere Salihli Belediyesi’ne verecek. Sanko Enerji, Salihli Belediyesi’ne ayrıca yıllık 1.500.000 TL kira ödeyecek ve elektrik üretiminden elde edeceği brüt gelirin % 8.70’ini aktaracak.

“TARIMIN OLUMSUZ ETKİLENDİĞİ İDDİASI GERÇEKÇİ DEĞİL, REKOLTELER İYİ GELİYOR”

Jeotermal enerjinin tarımsal üretimi olumsuz etkilediği yönündeki iddiaların doğru olmadığı ve ilgili kurum verilerinin bu iddiaların aksi yönde olduğu belirtilen açıklamada, “2012-2017 arasında Manisa’da don olayları ve hastalıklar dışında rekoltede dramatik oranlarda düşüş yaşanmamış ve başta üzüm olmak üzere, çeşitli ürünlerde rekolteler iyi gelmiştir. Büyük ölçüde iklim şartlarına bağlı olarak dalgalanmalar görülse de üretim miktarları yıllar itibari ile 3.650.000-4.200.000 ton arasında değişiklik arz etmektedir” denildi. Açıklamada şu bilgilere de yer verildi: “Üretilen ürünün neredeyse % 90’ının ihraç edildiği bir ülkede, üretilen üzümün kalitesizliğinden bahsetmek gerçekçi olmayacaktır. Ülkemiz uzun yıllardır kuru üzüm üretiminde en üst sıralardadır. Üretimdeki artış önemli ölçüde bağ sahalarının genişlemesi ile oluşmuştur. Alanların genişlemesinin yanı sıra verimde de artış sağlanmıştır.”

JESDER’in açıklamasında, “Tüm dünyada temiz ve yenilenebilir enerji kaynağı olarak değerlendirilen jeotermal enerji, ülkemizde bilgi sahibi olmadan, kulaktan dolma bilgilerle engellenmeye çalışılmaktadır” denildi.