Köşe Yazısı: Her Eve Bir Elektrik Üretim Tesisi…

Resmi Gazete’de yayımlanan Lisanssız Elektrik Üretimi Yönetmeliği, konutların çatılarında, sitelerin bahçelerinde ve daha birçok uygun alanda lisans almadan güneş ve rüzgar kaynaklarına dayalı üretim tesisleri kurarak elektrik üretmek ve ihtiyaç fazlasını satmak isteyenleri sevindirdi.

Yeni düzenleme kapsamında, öncesinde 500 kW olan lisanssız elektrik üretimi sınırı 1000 kW’a çıkartılırken, elektrik üretimi tesisinin projelendirilmesinden gerekli izinlerin alınması ve ihtiyaç fazlası üretimin satılması süreçlerine kadarki birçok aşama daha da kolaylaştırıldı.

Eski yönetmelikteki üretim tesisi kurulmadan önce, ilgili tüketim tesisinin de hazır olması şartı artık yok.

Ek maliyetler engellendi

Üretim ile tüketim tesislerinin eş zamanlı olarak projelendirilmesi mümkün kılındı.

Böylece, ek maliyetlerin ortaya çıkması engellenirken, projelerin daha verimli bir şekilde gerçekleştirilmesine de imkân sağlanmış oldu.

Çok konutlu sitelerin, üniversitelerin ve alışveriş merkezlerinin ilgisinin yoğun olmasının beklendiği lisanssız elektrik üretimi için, bireysel başvuruların da ciddi oranlara ulaşacağı tahmin ediliyor.

Düşünün lütfen; hem elektrik faturası ödemekten kurtuluyorsunuz hem de ihtiyaç fazlasını şebekeye vererek gelir elde ediyorsunuz.

Tabii bu güzelliğe kavuşmanın bir maliyeti de var.

Kurulu gücü 500 kW olan bir güneş enerjisi tesisinin kurulum maliyetinin 1 milyon euro seviyesinde olduğunu belirtirsek hevesiniz kaçar ama kurulu güç düştükçe kurulum maliyetinin de düşmesi şevkinizi yerine getirebilir.

Bir evin günlük ihtiyacını çok rahat bir şekilde karşılayabilecek 10 kW’lık bir tesisin kurulum maliyeti 20 bin euro civarında. Bu katlanılabilecek bir maliyet mi değil mi, hesabını birazdan yaparız.

Ne kadar güneş o kadar enerji

Evinizin çatısına 10 kW’lık güneş enerjisi elektrik üretimi tesisi kurduğunuzu varsayalım. Tesisin bir gün içinde 10 saat güneş ışığı aldığını düşünürsek, bir gün içinde tesiste 10×10 kW=100 kWh elektrik enerjisi üretilecektir. Aynı şekilde, günlük tüketimin de 10 kW olduğunu varsayarsak, üretilen elektrik enerjisinden şebekeye aktarılacak olan miktar 90 kW olacaktır.

Tabii, her gün güneşli olacak değil, bir de tesisin bir gün içinde 5 saat güneş ışığı aldığı senaryodan gidelim: Bu durumda, tesis 5×10 kW=50 kWh elektrik üretirken, günlük tüketimin 15 kW olduğu durumda, şebekeye 35 kW aktarım olacaktır.

Peki bu iş bütçelerimiz açısından kârlı mı değil mi?

Hesabını yapalım:

Ayın 15 günü güneşli, 15 günü de kapalı geçsin; (15×90)+(15×35)=1875 kW bir aylık ihtiyaç fazlası. Güneş enerjisi için destek bedeli olan 0,133 doları, şebekeye verdiğimiz 1875 kW ile çarptığımızda, aylık olarak 249,37 dolar (498,75 TL) gelirin elde edileceğini görürüz. Dahası, aylık elektrik tüketimimiz olan 375 kW’den 99,75 liralık tutarın da cebimizde kalacağı unutulmamalıdır. Yani, kurulacak 10 kW’lık güneş enerjisi sisteminden aylık yaklaşık olarak 600 liralık kazanım elde edilecektir. İyi para.

Türkiye şartlarında güneşlenme süresinin, kışın 5 saat, sonbaharda 7 saat ve yazın 11 saat olduğu göz önüne alındığında, kurulacak üretim tesislerinin çok kısa bir süre içerisinde amorti edilebileceği görülmektedir. Daha da önemlisi, dış ticaret açığımızın %65′ini enerji ithalatının oluşturduğu düşünüldüğünde, lisanssız elektrik üretiminin kolaylaştırılması ve yaygınlaştırılması yolundaki adımların, enerji ithalatına olan bağımlılığının azaltılması, gelecekteki enerji politikalarımızın belirlenmesi açısından büyük önem taşıdığı da ortadadır.

Enerjiniz kesintisiz olsun.

Yazan: Ünsal Ban

Kaynak: Enerji Enstitüsü