Öze Geri Dönüş: Suni Yaprak Teknolojisi Yeşil Enerjinin Geleceği Olabilir Mi?

İnsanlık yıllardır gezegene zarar vermeyen temiz ve yenilenebilir enerji üretmek için çaba sarf ediyor.

En sinir bozucu olanı ise daima rüzgârda ahenkle dans eden bitkilerin, insanlık varolmadan önce bile “yeşil” enerji üretiyor olması. Bitkilerin fotosentezi sırasında, su ve karbondioksit glükoz ve oksijene dönüşür. Son günlerde insanlar temiz enerji üretebilmeyi bitkilerden öğrenmeye çalışıyor. Burada da suni yapraklar devreye giriyor.

Suni yaprak teknolojisindeki son gelişme Melbourne’daki Monash Üniversitesi‘nden geldi. Bu teknik bizi suyu yakıta dönüştürme konusunda ticari uygulanabilirliğe bir adım daha yaklaştırdı. Suni yaprak glükoz üretmek yerine, su ve gün ışığından hidrojen ve oksijen elde ediyor. Bu ”elektrokimyasal yarılma” süreci suda bir elektrik akımıyla gerçekleştiriliyor. Böylece hidrojen yakıt üretiminde kullanılabilir hale geliyor.

Enerji üretimi teknolojilerinde esas olan verimlilik düzeyidir. Eğer enerji hasılatı çok düşükse suni yapraklar günümüz enerji kaynaklarıyla asla yarışamaz demektir, ki bunlara fosil yakıtlar ve nükleer enerji de dahildir. Geçmişte bir suni yapraktan elde edilen en yüksek enerji verimi yüzde 18’di. Ancak Melbourne’deki bilim insanları bunu suni yapraklardan elde edilen en yüksek verime, yüzde 22’ye yükseltti. 

Bu şimdiye kadar kaydedilmiş en iyi verim olsa bile finansal olarak uygulanabilir olmak için hâlâ yeterli değil. Ancak araştırmacılar bir sonraki adımda ince ayar çekilip düzenlenmesi gereken değişkenlerin farkında.

Konuyla ilgili araştırmanın öncüsü Profesör Leona Spiccia bir söyleşide: ”Suyun elektrokimyasal yarılması; ucuz, temiz, yenilenebilir ve en sonunda sürdürülebilir bir yakıt olarak hidrojen kaynağı sağlayabilir. Bu son gelişme, buluşu hayata geçirmede bizleri bir adım öteye atması açısından oldukça önemli” şeklinde bir açıklamada bulundu. Masrafsız enerji üretimi bugün dünyanın yüzleştiği en büyük sorunlardan biri. Yakınlarda ABD Başkanı Obama da 2050 yılına kadar karbondioksit yayılımını 2005’e kıyasla yüzde 80 oranında azaltmayı hedeflediğini açıkladı. Bu hedefe suni yaprak gibi bir teknolojinin yardımıyla çok daha kolay ulaşılabilir.

Eğer suni yapraklar piyasada satılabilir hale gelirse evlerimizin, arabalarımızın hatta belki de tüm şehrin elektriğini sağlayan ormanlar görebiliriz.

Araştırmanın yazarı Profesör Dough Macfarlane konuyu, ”Hidrojen, elektriği direkt olarak yakıta çevirmede kullanılabilir. Yakıt pilli arabalar birçok araba imalatçısı tarafından üretilmekte. Hidrojen evde günlük kullanımdan, çatı tipi güneş piline kadar depolanabilir bir masrafsız enerji kaynağı olarak kullanılabilir” şeklinde özetledi.

Kaynak: IFL Science