Türkiye’nin artmaya devam eden doğalgaz talep projeksiyonuna istinaden gaz ihtiyacını karşılamaya yönelik kurulumu devam eden iki önemli gaz boru hattı projesi mevcut. Bunlardan biri Rusya-Türkiye-Avrupa arasındaki Türk Akımı diğeri de Azerbaycan-Türkiye-Avrupa eksenindeki Trans Anadolu Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP). Bölgesel enerji denklemleri bağlamında İsrail, Kıbrıs Rum Yönetimi, Yunanistan ve İtalya arasında varılan anlaşmaya istinaden Doğu Akdeniz’den Hem İsrail hem de Kıbrıs açıklarında çıkarılacak doğalgaz Kıbrıs ve Yunanistan üzerinden, İtalya’ya ve oradan da Avrupa pazarına aktarılması öngörülmekte. Bu hat, Doğu Akdeniz gazının uluslararası pazarlara nasıl taşınacağına dair pazarlıkların yapıldığı masalarda görüşülen projelerden sadece birisiydi.Türkiye, bu deniz sahalarından çıkarılacak gazın Avrupa’ya ulaştırılması için en yakın ve ekonomik ana kara seçeneği olmasına rağmen, İsrail, Rum, Yunan ve İtalyan mutabakatı Türkiye’nin şu anda bahsettiğimiz inşa halindeki uzun vadeli yeni doğalgaz hattı projelerinin, alternatif projeler nedeniyle gelecekte önem ve etkisini yitirmemesi ve manipülasyonuna açık hale getirilmemesi bağlamında yakından takip etmesi gereken projeler ve mutabakatlar bunlar
Toplam 940 km uzunluğundaki hat boyunca yan yana iki boru döşenecek. Bu borulardan bir yılda taşınacak doğalgaz miktarı ise 31.5 milyar metreküp olacak. Her bir boru 15.75 milyar metreküp doğalgaz taşıyacak. 31.5 milyar metreküp, 370 LNG gemisinin taşıyacağı doğalgaza veya 15 milyon hanenin kullanacağı doğalgaza eşit. Söz konusu borulardan ilki sadece Türkiye’nin doğalgaz ihtiyacı için kullanılacak. İkinci boru ise Avrupa’ya gidecek. Ancak Avrupa’ya gidecek borunun güzergahı henüz belli değil. Kıyıköy’den sonra Bulgaristan veya Yunanistan üzerinden Avrupa’ya açılacak. Bu konu bir kaç kez değişime uğradı ve makalede mercek altına aldığımız proje 2019 yılında Kıyıköy’e ulaşarak tamamlanması ve ilk doğalgazın verilmesi hedeflenen Türk Akımı güzergah değişikiği ve yakın dönem gelişmelerine ait olacak.
Bir kaç gün önce Enerji Uzmanları Toplantısında Rusya’dan Türkiye’ye ve Avrupa ülkelerine doğalgaz taşıyacak Türk Akımı Açık Deniz Boru Hattı Projesi’nin bölgesel enerji denklemi üzerindeki olası etkileri, İstanbul’da Türk ve Rus uzmanların katılımıyla masaya yatırıldı. Dünya’nın ev sahipliğinde düzenlenen ve Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ’ın moderatörlüğünde düzenlenen Enerji Uzmanları Toplantısı’na Rusya Ulusal Enerji Güvenliği Vakfı Başkan Yardımcısı Dr. Aleksei Grivach, Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri Birliği Petrol ve Gaz Direktörü Dr. Sohbet Karbuz,İstanbul Aydın Üniversitesi Enerji Politikaları ve Piyasaları Uygulama ve Araştırma Merkezi-EPPAM Başkanı Dr. Filiz Katman, Rusya’dan EastWest Enstitüsü Kıdemli Araştırma Görevlisi Dr. Danila Bochkarev, SKOLKOVO Moskova İşletme Okulu Doğalgaz ve Arktik Enerji Merkezi Başkanı Dr. Roman Samsonov, Rusya Ulusal Araştırma Üniversitesi Enerji Politikaları Araştırma Merkezi ve Ekonomi Yüksek Okulu Başkanı Dr. Vitaliy Yermakov, Kadir Has Üniversitesi Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi Başkanı Dr. Volkan Ediger ve Enerji Piyasaları ve Politikaları Enstitüsü (EPPEN) Direktörü Dr. Volkan Özdemir katıldı. Avrupa’nın doğalgaz tüketimi artarken yerli üretimi azaldığından, çevresel bakımdan sürdürülebilir bir enerji bileşimi sağlamak için ithal doğalgaza duyduğu ihtiyacın artacağına değinen uzmanlar, “Avrupa ülkelerinin kendi kaynaklarından üretebildiği doğalgaz arzı azalıyor. Halen 230 milyar metreküp düzeyindeki talep ise 2035 yılında 340 milyar metreküpe çıkacak. TürkAkım; Avrupa’daki ve Türkiye’deki artan doğalgaz talebinin karşılanmasına yardımcı olacak. Halen kullanılan eski transit sistemine alternatif oluşturarak, güvenilir doğalgaz temin edecek. Türk Akımı Açık Deniz Boru Hattı, Karadeniz’i boydan boya kat ederek Türkiye kıyısına Trakya’daki Kıyıköy beldesi yakınında çıkıyor. Bu sayede Türk Akımı, İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir gibi Türkiye’nin batısındaki yüksek nüfuslu sanayi kentlerine doğalgaz temin edecek. 2003 senesinde işletime giren Mavi Akım, günümüze dek Rusya’dan Türkiye’ye 150 milyar metreküp doğalgaz aktardı. Türkiye’ye doğalgaz getiren diğer kaynaklardan aktarımda sorun yaşanması halinde Mavi Akım’dan ilave doğalgaz aktarılarak tedarik güvenliği sağlanıyor. Öte yandan Türk Akımı’nın sadece enerji değil, siyasi ilişkileri de iyileştirmeye hizmet ettiği dile getirdiler.İlk defa Türk ve Rus uzmanlar karşılıklı oturup bu konuyu tartışırken Putin de Ankara’da bulunmaktaydı. Uzmanlar , Türk Akımı transit risklerinden tamamen muaf olacak. Jeopolitik gelişmelerin ürünü olarak Türkiye’nin enerji güvenliğine katkı sağlayacak. Türk Akımı Projesi Rusya’ya bağımlılığı arttırmayacak, alternatif hat sunacak. Türkiye, bu projede koridor oluyor. Rusya tedarikçi, Türkiye transit. Burada yeni ufuk açacak gelişme, Türkiye’nin Rusya’nın üçüncü ülkelere yapacağı satışta etkin rol oynaması olabilir. Ukrayna, Rusya için tüketicilere tedarik ayağında risklere dönüşme ihtimai var. Risk sadece siyasi değil parasaldır da. Türkiye-Rusya işbirliği, maksimum seviyesine ulaştı. Devam eden alt yapı projeleri içinden Türk Akımı yeni kazançlar sağlayacak. Doğalgazda taşımacılık ile ticaretin birbirinden çok farklı meseleler şeklinde değerlendirmeler yaptıktan sonra “Türkiye’den ne kadar çok hat geçerse o derece HUB olmaya yaklaşacak gibi bir algı var. HUB alıcı ile satıcının buluştuğu yer. Avrupa’da 52 tane HUB var ama sadece ikisi etkin çalışıyor. Türkiye ise şu haliyle sadece bir koridor ve taşıyıcı. Botaş, Türk Akımı’nda taşımacılık yapıyor. Türkiye’nin gaz fiyatlandırmasında petrol ürünlerine endeksli 3-6 aylık kontratları yeniden yapmaması gerekiyor. Fiyatlandırma spot piyasa üzerinden yapılmalı” şeklinde değerlendirmelerde bulundular . Ayrıca Türk Akımı’nın sadece Türkiye-Rusya ve Avrupa’yı ilgilendirmediğini belirten uzmanar , ABD’nin de bu projeyle yakından ilgilendiğine dikkat çekerken Ağustos ayındaki Rusya’ya yönelik yaptırımlar, Türk Akımı’nın özellikle Avrupa’ya gaz taşınması için inşa edilen ikinci hattını hedef aldığına da vurgu yaptılar. Bu çerçevede, Türkiye’nin Rusya karşıtı yeni yaptırımlara katılmamasını da doğru bir karar olarak değerendiren uzmanlar “Yeni yaptırımlar Türk Akımı’nı kapsayabilir ama bağlayıcılığı yoktur” ifadesini kullandıar. Türk Akımı ile ilgili Rus ve Türk enerji uzmanları toplantısında, doğalgazın Rusya tarafından bir silah olarak kullanıp kullanmadığı konusu da gündeme geldi. Uzmanlar, “Rusya, doğal gazı silah olarak kullanmıyor. Bu bir mit. Rusya, en gerektiği zamanda bile yaptırımda bulunmadı” ifadelerini kullandı. Ukrayna’nın bypass edilmediği, yeni hatların da devreye girdiği bir ortamda AB’nin bu işten kazançlı çıkacağına da değinilen toplantıda “Avrupa’da doğalgaz tüketimi düşmeyecek. İstatistiklere göre, Avrupa’da 2016 yılındaki talep 463 milyar metreküp iken 2030’da ise 467 milyar metreküp olacak. 14 yılda sadece 4 milyar metreküp artacak. Ama Avrupalıların tüketimi değil, nasıl ithal edeceklerini düşünmeleri gerekiyor. Çünkü üretim azalıyor ama talep azalıyor, birbirimizin projelerine saldırmamız gerekmez.” ifadelerine de yer verildi. Rotaya dair ise Bulgaristan ve Yunanistan’ın da HUB olmak istediğine işaret eden uzmanlar, “Ama üç milyar metreküp ile HUB olunmaz. İran, Irak, Türkmen ve Mısır gazından söz ediyoruz ama nerede Mısır gazı? İhraç etmeye başladılar ama miktarlar çok az. İtalya tüm bunların hepsinden önce HUB olur. Doğru çalışan iki HUB var diye diğerlerini bırakmak da yanlış olur. HUB olmak için en az 10 yıl gerekir” şeklinde konuştular.
Yine içinde bulunduğumuz 2017 yılı Aralık ayının ortasında Enerji Ekonomisi Derneği Başkanı, Boğaziçi Üniversitesi Enerji Politikaları Araştırma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu, Avrupa Komisyonu’nun yönlendirmesiyle yapılan Türk Akım’ındaki rota değişikliğinin Türkiye’yi olumsuz etkilemeyeceğini bilakis yeniden Bulgaristan üzerinden gitmesini “Türkiye-Bulgaristan ilişkileri açısından doping etkisi yaratacak” bir gelişme olarak niteledi. Türk Akımı’nda, daha önce belirlenen güzergahın değişerek[i] Türkiye’den Avrupa’ya gidecek hattın Yunanistan yerine Bulgaristan’a giriş yapacağı beklentisini değerlendiren enerji uzmanlarına göre de Avrupa Komisyonu’nun yönlendirmesiyle yapılan değişiklik Türkiye’yi olumsuz etkilemeyecek.2015 senesinde TESLA ve EASTRING boru hattı projeleri AB’nin Ortak Çıkar Projeleri listesinde yerini aldığına dikkati çeken Prof. Dr. Kumbaroğlu, “TESLA projesi Yunanistan üzerinden Avusturya’ya uzanan, EASTRING ise Bulgaristan üzerinden Slovakya’ya uzanan proje. Bu projelerden bir tanesinin hayata geçmesi bu aşamada diğerini rafa kaldırır. Nitekim Kasım ayında AB’nin Ortak Çıkar Projeleri listesinden TESLA çıkarken EASTRING kaldı. Avrupa Komisyonu boru hattı güzergahlarını Ortak Çıkar Projeleri üzerinden yönetiyor. Nerdeyse tamamı doğalgaz ile ilgili 173 adet Ortak Çıkar projesi mevzubahis ve sözkonusu projelerin hayata geçebilmesi için 5, 35 milyar Euro tutarında bir fon ayrılmış vaziyette .”şeklinde konuştu. Türk Akım’daki rota değişikliği ile HUB olarak ifade edilen Dağıtım Merkezi vizyonunun Bulgaristan’a geçtiğini ifade eden Prof. Dr. Kumbaroğlu, “Ortak Çıkar Projeleri listesi de bunu açıkça ortaya koymakta. Bulgaristan’da Balkanlar Dağıtım Merkezi oluşumu için her çeşit altyapı yatırımı Ortak Çıkar Projeleri listesine alınmış. Bu da Türk Akım’dan gelecek gazla yetinilmeyeceğini gösteriyor. Zaten Eastring kapasitesi de ilk etapta 20 milyar metre küp (bcm) ve 40 bcm’ye çıkabilmekte Yani Türk Akım’dan gelecek 15,75 bcm’den fazlasını taşıyabilecek kapasitede. Dolayısıyla şimdi Bulgaristan ayrıca TANAP ve TAP üzerinden gelecek Hazar gazına da başka kaynaklara da talip olur.”şeklinde değerlendirmelerde bulundu
İçinde bulunduğumuz 2017 yılında, ve geride bıraktığımız Kasım ayında İstanbul’da medyaya tanıtılan Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi (EDAM) tarafından hazırlanan “TürkAkım: Türkiye Ekonomisi’ne ve Enerji Güvenliği’ne Etkileri” konulu raporu hazırlayan isimler arasında yer alan Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu, 2035 yılına kadar uzanan olağan, gaz kıtlığı ve gaz fazlalığı senaryolarına bakıldığında Türkiye’nin arz açığı yaşamasını daha olası gördüğünü vurgulamış, “Bu bize Türk Akım’a ihtiyaç olduğunu söylüyor. Hatta her 10 yılda bir yeni Türk Akımlara da ihtiyaç var” şeklinde konuşmuştu. .
Bu sene Temmuz ayında bizzat iştirak ettiğim ve enerji konusunda üst düzey yetkili, bakan ve uzmanlarla fikir teattilerinde bulunduğum ve istişarelerinden faydalandığım , röportajlar gerçekleştirmeme imkan sağlayan Dünya Petrol Konseyi’nce her üç senede bir tertip edilen ve bu sene “Enerji Geleceğimize Köprüler” (Bridges to our Energy Future) teması ile düzenlenen 22. Dünya Petrol Kongresi’nde Balkan ülkeleri üzerinden Avrupa’nın içlerine doğru uzanan çeşitli enerji projeleri de yine liderlerin ortak değindikleri konular arasında idi.[ii] Diğer yandan, Avrupa’ya yönelik 2. hattın yapımıyla alakalı anlaşmaya varılmasıyla Türk-Yunan sınırından Avrupa’ya giden Türk Akımı Doğalgaz Boru Hattı’nda hızlanmalara binaen Avrupa’ya ulaşımının nasıl yapılacağına ilişkin öngörüler de dile getirildi. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, 22. Dünya Petrol Kongresi (WPC) seremonisinde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin “küresel enerjinin geleceği için önemli bir köprü ülkesi” haline geldiğini ve Sırbistan’ın enerji güvenliği için de hayati önem taşıdığını söylediği konuşmasında Türk Akımı doğalgaz boru hattının ikinci kolunun Batı Balkanlar vasıtasıyla kendi topraklarından(Sırbistan) geçmesini yanısıra bu konuda da anlaşma imzalanmasını beklediklerini vurguladı. Hatırlarsak, Sırbistan Enerji Bakanı Aleksandar Antic de, Mayıs 2017’de Sırbistan’ın Türk Akımı projesini yakından takip ettiğini ve projeye katılabileceklerini söylemişti. Antic, “Sırbistan’ın sahip olduğu bir tek gaz kaynağı var, o da Macaristan üzerinden geliyor. Kaynaklarımızı çeşitlendirmemize ihtiyacımız var” ifadelerini kullanmıştı.
İçinde bulunduğumuz 2017 yılının geçtiğimiz Ekim ayı sonunda Rus devi Gazprom’un iştiraki olan TurkStream (Türk Akımı)- South Stream Transport BV tarafından gerçekleştirilen Rusya Anapa kıyısından başlayan ve Karadeniz altından Türkiye’ye doğalgaz taşınması için inşa edilen mezkur boru hattı projesi Türk Akım Doğalgaz Boru Hattının yaklaşık 700 km’lik kısmı Karadeniz’de Türkiye Münhasır Ekonomik Bölgesi ile Türkiye sularından geçmek üzere planı hayata geçirien ve inşaati süren Türk Akımı projesi sınıra geldi dayandı. Rusya’nın Anapa bölgesinden denize döşenmeye başlayan borular, Rusya-Türkiye münhasır ekonomik bölge sınırına ulaştı. Kasım ayının ilk haftası Rus gaz devi Gazprom, projenin Rusya’daki denizden geçen kısmının inşasını tamamladı. Deniz altına boru döşeme işlemini gerçekleştiren Pioneering Spirit gemisi, projenin Rusya’daki bölümü tamamladı ve Türkiye’nin Münhasır Ekonomik Bölgesi’ne geçti. Gemi Türkiye ve Rusya münhasır ekonomik bölgeleri arasındaki geçişin bir simgesi olarak, deniz tabanına her iki ülkenin bayraklarının resmedildiği bir boru hattı kesiti yerleştirdi. Projenin Türkiye’de bulunan özel ekonomik bölgedeki boru hatlarından birinin inşasına başlandı. Türk Akımı projesinin Rusya’daki denizden geçen kısmının yapımının tamamlanmasını değerlendiren Rusya Ulusal Enerji Enstitüsü Genel Müdür Yardımcısı Aleksandr Frolov, ilk hattın yapımındaki hızın etkileyici olduğunu belirtti. Frolov, Türkiye’deki kısmın yapımında ise sabotajların yaşanabileceğine dikkat çekti. Projenin yapım hızının ‘mükemmel’ olduğunu belirten Frolov, Türkiye’nin Almanya’dan sonra Rusya’nın ikinci önemli tüketicinin olduğunu hatırlatarak, “Türkiye yılda 27 milyar metreküpten fazla doğalgaz kullanıyor. Bu hacim büyük ihtimalle yakın zamanda daha da artacak. İlk hattın açılması, Gazprom’un Türkiye’ye sevkiyat maliyetini azaltacak, çünkü bu güzergah, mevcut (Ukrayna, Romanya, Bulgaristan) olandan daha kısa olacak. Bu hat daha etkili olacak, ayrıca sevkiyat artışının temelini atıyor. Bu hat açıldıktan sonra Türkiye’ye yılda yaklaşık 31 milyar metreküp gaz gönderebileceğiz” ifadelerine yer verdiği açıklamasında Türk Akımı projesinin Türkiye’deki kısmının yapımına geçişe sabotajların eşlik edebileceği tahmininde bulunan Frolov, bu konuyla ilgili “Türkiye ülkemizle iş birliği yaptığı için artık açık biçimde, üye olduğu ittifaktan (NATO) partnerleri tarafından azarlanıyor. Büyük ihtimalle Türkiye’deki kısmın yapımı sırasında siyasi baskı başlayacak, yani Avrupa Birliği ve ABD’den bazı figürler çıkıp Türkiye’yi, kendi enerji güvenliğini sağlama gibi ‘kötü düşünülmüş’ hareketlerinden dolayı azarlayacak.” Şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
Diğer yandan içinde bulunduğumuz 2017 yılının Aralık ayının ilk gün enerji haberleri ile ilgili olarak manşetlere halen yapımı süren ‘Türk Akımı’ doğal gaz boru hattı projesine karşı olduğu açıklandı. ABD Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Enerji Kaynakları Birimi Müsteşar Yardımcısı John McCarrick yaptığı açıklamada, ABD’nin, deniz kısmının inşaasının yüzde 30’u tamamlanmış durumdayken[iii] . ‘Türk Akımı’ doğal gaz boru hattı projesine karşı olduğunu söyledi. John McCarrick yaptığı açıklamada, ABD’nin aynı zamanda Rusya’dan Almanya’ya gidecek olan Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattına da karşı olduğunu ve hattın inşa edilmeyeceğini beklediklerini söyledi. Konuya iişkin yukarıda dikkat çektiğimiz Aralık ayı ortasındaki İstanbul’daki Enerji Uzmanlar Topantısı’nda Doğalgazın düşük karbon emisyonuyla, fosil yakıtlardan yenilenebilir ve alternatif kaynaklara yöneliş sürecinde bir köprü kaynak olduğunu belirten uzmanların “Bir yandan ABD var, çağımızın hegemonik gücü. Diğer tarafta da milli sporu satranç olan doğal gazda dünya imparatoru olan Rusya var. Gaz konusunda sonuna kadar mücadele edecek. ABD’nin İran’ın rezervlerinin sahaya girmesini önleme çabaları Rusya’ya yaramıştı. ABD daha sonra konvansiyonel olmayan gazları (kaya gazı) geliştirdi, konvansiyonel gazın sahibi Rusya’nın önüne geçti. Bu doğalgaz savaşının ana merkezi ise TürkAkım projesi. ABD’nin Rusya mücadelesi devam ediyor. Türk Akım’nın geleceğini de bu mücadele belirleyecek.”şekinde değerendirmeer yaptığını da hatırlamakta fayda var. Yine 1 Araık tarihine dönersek Kuzey Akım 2 hattının, Rus hükümetinin Ukrayna’dan Avrupa’ya ulaşan boru hattının yönünü değiştirerek, Ukrayna’yı aldığı geçiş ücretinden mahrum bırakmak için düşündüğü siyasi bir proje olduğunu kaydeden McCarrick, Rus doğalgaz şirketi Gazprom ile Avrupalı alıcılar arasında anlaşmaya varılırsa, Avrupalı şirketlerin Amerikan yaptırımlarına maruz kalma ihtimalinin olduğunu, hattın çizgilerini incelemeleri gerekeceğini belirtti.
SONUÇ: Tüm bu özetlenen ve altı çizili gelişmelerin ışığında görülen şudur ki ; son dönemde Rusya ile yürütülen en önemli enerji projesi olarak öne çıkan, Avrupa’daki ve Türkiye’deki artan doğalgaz talebinin karşılanmasında kiit rol oynayan Türk Akımı‘nda, boru hattının Avrupa güzergâhı konusundaki makas değişikliği TürkAkımı ve Türkiye’nin hamlelerinin önünü kesmeyeceği gibi avantajlara dönme potansiyelini de beraberinde getirmektedir.
Hazırlayan: H.Çiğdem Yorgancıoğlu http://www.cigdemyorgancioglu.org/
Çiğdem Yorgancıoğlu http://politikaakademisi.org/2015/01/19/guney-akim-projesinin-iptal-nedenleri-uzerine/
Çğdem Yorgancıoğlu Academia Gazprom Ekseninde, Türk Akımı Avrupa Güzergah ve Rotalarında Yeni Ufuklar By ÇiğdemYorgancıoğlu https://www.academia.edu/33852225/Gazprom_Ekseninde_T%C3%BCrk_Ak%C4%B1m%C4%B1_Avrupa_G%C3%BCzergah_ve_Rotalar%C4%B1nda_Yeni_Ufuklar_By_%C3%87i%C4%9Fdem_Yorganc%C4%B1o%C4%9Flu
Oil and Gas Magazine – http://www.ogj.com/articles/2017/02/turkstream-second-string-construction-set-to-start.html
Balkan Energy 26 Mayıs 2016 http://balkanenergy.com/ec-supports-balkan-gas-hub-project-bulgaria-26-may-2016/
Bakan EU Turkish Stream gas pipeline to divert to Bulgaria – Turkish media By Clive Leviev-Sawyer / Published on: 14-12-2017, http://www.balkaneu.com/turkish-stream-gas-pipeline-to-divert-to-bulgaria-turkish-media/
[i] TurkStream-Turkish Stream gas pipeline to divert to Bulgaria – Turkish media Written by Independent Balkan News Agency on December 14, 2017 in Bulgaria – Comments Off on Turkish Stream gas pipeline to divert to Bulgaria – Turkish media http://sofiaglobe.com/2017/12/14/turkish-stream-gas-pipeline-to-divert-to-bulgaria-turkish-media/
[ii] Çiğdem YORGANCIOĞLU – Uluslararası Politika Akademisi – http://politikaakademisi.org/2017/07/12/22-dunya-petrol-kongresinde-balkan-vizyonu/
[iii] Balkan Energy Dec 2017Construction of TurkStream offshore section is 30 % complete – Turkey, 1 December 2017 http://balkanenergy.com/construction-turkstream-offshore-section-30-complete-turkey-1-december-2017/