Şişecam Topluluğu’nun 2020 yılı Ocak-Haziran dönemindeki konsolide net satışları 8,8 milyar TL seviyesine ulaştı. Şişecam’ın bu dönemde toplam satışları içerisindeki uluslararası satışlarının payı % 60 seviyesinde gerçekleşirken, Topluluğun yılın ilk yarısındaki toplam yatırımları 625 milyon TL, ihracatı ise yaklaşık 320 milyon dolar oldu. Şişecam Topluluğu Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman, küresel salgının etkilerinin her alanda hissedildiği ve sıra dışı koşulların hakim olduğu 2020 yılının ilk yarısında tüm paydaşları için değer yaratmayı sürdürdüklerini belirterek, “Nisan ayında salgın etkisi ile küresel ölçekte bir düşüş yaşayan satışlarımız, hızla aldığımız kararlar ve etkin yönetsel aksiyonlarımız sayesinde Mayıs ayında yükselişe geçti. Özellikle Haziran ayından itibaren ülkemiz başta olmak üzere faaliyet gösterdiğimiz birçok coğrafyada karantina uygulamalarının hafifletilmesi ve normalleşme sürecinin başlamasıyla birlikte satış performansımız güçlü bir şekilde geri dönüş yaptı. Haziran ayı yılın 2’inci yarısı için çok olumlu bir sinyal verdi. Küresel salgının etkisinin hangi boyuta ulaşacağının belirsiz olduğu önümüzdeki dönemde de tüm gelişmeleri yakından takip etmeye, iş süreçlerimiz ve planlarımızda gerekli güncellemeleri yapmaya devam edeceğiz” dedi.
Şişecam Topluluğu’nun 2020 yılı Ocak-Haziran dönemine ilişkin konsolide net satışları 8,8 milyar TL seviyesine ulaşırken, Türkiye’den yapılan ihracat ile yurt dışı üretimden satışların toplamını ifade eden uluslararası satışların konsolide satışlar içindeki payı ise % 60 seviyesinde
Şişecam Topluluğu Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman, Ocak-Haziran 2020 dönemi finansal sonuçlarına ilişkin yaptığı açıklamada, küresel salgının etkilerinin her alanda hissedildiği ve sıra dışı koşulların hakim olduğu 2020 yılının ilk yarısında da tüm paydaşları için değer yaratmayı sürdürdüklerini belirterek, “Yılın ilk yarısında konsolide net satışlarımız 8,8 milyar TL seviyesine ulaşırken, 320 milyon dolar tutarındaki ihracat gelirimizle ülke ekonomisine katkıda bulunmaya devam ettik. Nisan ayında salgın etkisi ile küresel ölçekte düşüş yaşayan satışlarımız, hızla aldığımız kararlar ve etkin yönetsel aksiyonlarımız sayesinde Mayıs ayında yükselişe geçti. Özellikle Haziran ayından itibaren Türkiye başta olmak üzere faaliyet gösterdiğimiz birçok coğrafyada karantina uygulamalarının hafifletilmesi ve normalleşme sürecinin başlamasıyla birlikte satış performansımız güçlü bir şekilde geri dönüş yaptı” diye konuştu.
“Haziran ayındaki performans yılın ikinci yarısı için çok olumlu bir sinyal verdi”
Yılın ilk çeyreğinde beklentileri ve hedefleri doğrultusunda sonuçlar elde ettiklerine, yılın ikinci çeyreğinde ise küresel salgının etkilerini gösterdiğine dikkat çeken Kırman, şöyle devam etti: “Bu süreçte gıda ve ilaç başta olmak üzere kritik sektörlere girdi sağlayan kimyasallar ve cam ambalaj iş kollarımız dirençli bir performans gösterdi. Otomotiv, beyaz eşya ve inşaat gibi lokomotif sektörlere girdi sağlayan düzcam iş kolumuzun yanı sıra turizm sektörü ve hane halkı tüketiminden doğrudan etkilenen cam eşyası faaliyet alanımızda ise talepte önemli bir daralma yaşandı. Ancak Mayıs ayında normalleşme sürecinin başlamasına yönelik adımların atılmasıyla birlikte talepte bir hareketlilik görülmeye başladı. Haziran ayında ise normalleşme sürecinin hızlanmasıyla birlikte iç talepte, uluslararası pazarlarda karantina önemlerinin hafifletilmesi ve sınırların açılmasıyla birlikte de ihracatta toparlanma ivme kazandı. Yılın tamamı anlamında geçen seneye göre tahminlerimizi olumlu yönde geliştiren bir performans sergilediğimiz Haziran ayı yılın ikinci yarısı için çok olumlu bir sinyal verdi. Küresel salgının etkisinin hangi boyuta ulaşacağının belirsiz olduğu önümüzdeki dönemde de tüm gelişmeleri yakından takip etmeye, iş süreçlerimiz ve planlarımızda gerekli güncellemeleri yapmaya devam edeceğiz.”
Yılın ilk çeyreğinde % 32 seviyesinde olan EBITDA marjının Ocak-Haziran 2020 dönemi için % 27 seviyesinde gerçekleştiğine işaret eden Kırman, şöyle konuştu: “Küresel salgının başlangıcından itibaren maliyet tasarrufuna yönelik önlemleri hızla devreye aldık. Diğer sanayi kollarından farklı olarak izabe teknolojisine dayalı olan mevcut iş kollarımızdaki kesintisiz üretim yapılması zorunluluğundan hareketle girdi verdiğimiz sektörlerdeki gelişmeleri de dikkate alarak, üretim planlarımız ve iş süreçlerimizi hızla güncelledik. Optimizasyon çalışmalarımız ve aldığımız aksiyonların etkisiyle yılın ilk yarısında konsolide EBITDA hacmimiz 2,3 milyar TL seviyesinde gerçekleşti. Bu dönemde güçlü likit pozisyonumuz sayesinde yaklaşık 470 milyon TL tutarındaki temettü ödemesinin yanı sıra vadesi gelen 300 milyon dolar tutarındaki Eurobond geri ödemesini de gerçekleştirdik. Ayrıca güçlü mali yapımız operasyonlarımız açısından gerekli yatırımlara ara vermeden devam etmemizi ve ilk yarıda toplamda 625 milyon TL tutarında yatırım yapmamızı sağladı.”
“Küresel salgınla mücadeleye destek olurken, Türkiye ve dünyada ilklere imza attık”
Cam sanayinin yanı sıra soda ve krom bileşiklerini kapsayan kimyasallar alanında küresel bir oyuncu olmanın verdiği sorumlukla hareket eden Şişecam’ın salgın döneminde toplumun temel ihtiyaçlarına yönelik üretim ve hizmetlerini aksatmadan, çalışanları, iş ortakları ve müşterilerinin sağlığı konusunda üzerine düşen görevleri eksiksiz şekilde yerine getirdiğini vurgulayan Kırman, şunları söyledi: “Bu süreçte attığımız adımlarla çalışanlarımız, müşterilerimiz, tedarikçilerimiz, iş ortaklarımız ve temas ettiğimiz tüm taraflardan oluşan büyük bir ekosistemi destekliyoruz. Salgınla mücadeleyi sadece Şişecam bünyesindeki aksiyonlarla sınırlı tutmayıp, toplumun sağlığına ilişkin çalışmalara da destek vererek sorumluluk alıyoruz. Bu kapsamda, ülkemizde salgının başlangıcıyla birlikte kamu hastanelerinin ihtiyaç duyduğu ventilatör, video laringoskop, maske, tulum, eldiven gibi malzemelerin tedarik edilmesi için destek verdik. Toplumsal sorumluluk anlayışımız doğrultusunda faaliyet gösterdiğimiz İtalya, Bulgaristan, Bosna Hersek ve Gürcistan gibi ülkelerde de öncelikli ihtiyaçlar ve olanaklar ölçüsünde paydaşlarımıza katkı sağladık.”
Bugün dört kıtada 14 ülkeye yayılan üretim faaliyetleri ve 22 bin çalışanıyla küresel bir oyuncu olan Şişecam’ın küresel salgın döneminde Türkiye ve dünyada ilklere imza atmaya devam ettiğini ifade eden Kırman, şöyle devam etti: “Küresel salgına karşı verilen mücadeleye destek olmak amacıyla dünyada cam ev eşyası alanında çok önemli bir ilki geçekleştirdik. Sahip olduğumuz üstün Ar-Ge kabiliyeti ve üretimden gelen gücümüzü birleştirerek, cam yüzeylerdeki virüs ve bakterileri etkisiz hale getiren Antimikrobiyal V-Block Teknolojisi’ni iki ay gibi kısa bir sürede geliştirdik. Önümüzdeki dönemde bu teknolojiyi cam ambalaj, mimari camlar ve beyaz eşya camlarına da uygulamayı planlıyoruz. Salgının başlangıcından bu yana tüm çalışanlarımız, iş ortaklarımız ve müşterilerimizin sağlığını korumak amacıyla hayata geçirdiğimiz en üst düzeydeki önlem ve uygulamalarla ‘TSE Covid-19 Güvenli Üretim Belgesi’ alan ilk cam üreticisi olma başarısını da gösterdik. Bu süreçte ayrıca Hazine Yönetimi gibi ana faaliyet alanlarımız dışındaki yetkinliklerimizle de öncü olmaya devam ettik. Uçtan Uca Dijital Hazine Yönetimi hedefimiz doğrultusunda, blockchain teknolojisiyle dış ticaret işlemi ve Dijital Dolandırıcılık Tespit ve Kontrol Sistemi gibi örnek uygulamaları ülkemizde hayata geçiren ilk şirket Şişecam oldu.”
Şişecam 85’inci yılında tüm faaliyetlerini tek çatı altında birleştiriyor
Şişecam’ın tüm faaliyetlerini tek çatı altında bileştirmek üzere bu yılın başında yola çıktıklarını da hatırlatan Kırman, “Şişecam’ın 85’inci yılını kutladığımız ve tüm faaliyetlerimizi tek çatı altında birleştireceğimiz 2020, bizim için ayrıca bir öneme sahip. Sermaye Piyasası Kurulu’na yaptığımız birleşme işlemine ilişkin başvuru geçtiğimiz günlerde onaylandı. Şişecam’ın küresel rekabette gücüne güç katacak olan birleşme işlemine ilişkin Genel Kurul toplantılarını da Ağustos ayında gerçekleştireceğiz. İlgili mevzuat hükümleri çerçevesinde birleşme sürecinin Eylül ayı içerisinde tamamlanmasını bekliyoruz. Bu birleşme sayesinde çevik ve hızlı kurumların avantaj yakalayacağı küresel salgın sonrasındaki yeni dünya düzeninde, birçok alanda sinerji yaratma imkanına kavuşacağız. Küresel rekabet açısından daha uygun bir hukuki ve yönetsel altyapıyı oluşturmayı ve sürdürülebilir büyüme stratejimiz doğrultusunda tüm paydaşlarımız için daha fazla değer yaratmayı amaçlıyoruz” diye konuştu.