“Solar Sektörün Çıtasını Yükseltmeyi Hedefliyoruz…”

DMY Elektronik Yatırımlar grubu Yatırım ve Üretimlerden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Levent Gülbahar: “Yüzde 100 yerli inverter üretimi ve sunduğumuz mühendislik katma değerli EPC çözümleri ile sektörün çıtasını yükseltmeyi hedefliyoruz.”

DMY Elektronik Yatırımlar, yüksek katma değerli teknolojik ürün ve hizmetlerle ülke ekonomisine katma değer üretme ve sürdürülebilirlikyaratma
vizyonu çerçevesinde, güneş enerjisi alanına yönelik çalışmalarına hız kazandırıyor. Grup şirketlerinden Mavisis’ in üretimini gerçekleştirdiği yüzde 100 yerli üretim güneş invertörleri, dünyanın en teknolojik merkezi invertörleri arasında yer alıyor. Solar alanında büyüme hedefiyle yeni yatırımlar gerçekleştiren firmanın Yatırım ve Üretimlerden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Levent Gülbahar ile yeni projeleri ve Türkiye ile dünya güneş enerjisi piyasaları üzerine konuştuk.

Yenilenebilir enerji alanına yönelim nasıl oldu, bu alanda kurulan şirketlerinizden bahseder misiniz?

DMY Elektronik Yatırımlar olarak, güç elektroniği kökenli, elektronik, otomasyon, enerji, aydınlatma gibi teknoloji ağırlıklı alanlarda grup şirketlerimiz olan ve bu alanda Ar-Ge çalışmalarımıza devam eden şirketler grubuyuz. Yenilenebilir enerji alanında Savior, Mavisis Mavisolar ve DMY Enerji olarak ön plandayız. Bu alanda proje tasarım, üretim, kurulum, yatırım gibi farklı iş kollarının tüm taraflarında varız. Bütünsel, anahtar teslim projelerle iş ortaklarımızla çalışabiliyoruz. Yalnızca para kazanma amacıyla değil, sosyal sorumluluğumuzu hissederek bu alanda faaliyetlerimizi yürütüyoruz. Hem ülkemizin cari açığını kapatma, ekonomiye destek olmak ve istihdam yaratmak hem çevreci yaklaşımlar bizi işimize daha çok bağlıyor.

Yenilenebilir enerji alanına yönelik ilk şirket Savior Solar. Şirket kapsamında, daha çok güneş enerjisinde komponent olarak tanımladığımız; fotovoltaik panel, inverter, batarya, şarj cihazı, akü, junction box gibi ya da muhtelif dağıtım panoları gibi ürünlerin satışı gerçekleştiriliyor. Ayrıca şirket kapsamında EPC denilen anahtar teslimi projeler yürütülüyor. Bunlar yüzlerce kilowatt’lık projeler olduğu gibi küçük su pompa sistemleri veya çatı uygulamaları da olabiliyor.

2014 yılı başında gerçekleştirilen yeniden yapılanma süreci ile birlikte GES santralleri anlamında 1’er megawatt lık, daha büyük güçlü sistemlerin kurulmasına başlandı. Yeni personel ve teknolojik yatırımlarımız sonucunda daha büyük projelerde yer almaya başladık.

Mavisis şirketiniz kapsamında ne tür faaliyetleriniz söz konusu?

Mavisis ile inverter alanında faaliyet gösteriyoruz. Yenilenebilir enerji kaynaklarından daha verimli ve daha ucuza elektrik üretmeyisağlayacak çözümler üretiyoruz. Mavisis , Türkiye’deki ilk yerli TEDAŞ onaylı, TÜV sertifikalı, TÜSİAD, TÜBİTAK ve TTGV Teknoloji ödüllü solar inverteri tasarlayan ve üreten bir firma. Mavisis’in geliştirdiği yenilikçi modüler MAVISOLAR MODGES Merkezi Fotovoltaik Evirici Sistemi geleceğin güneş santralleri için en uygun çözümü vaat ediyor.

Modges, alışılmış merkezi inverterlerden farklı olarak maksimum verime daha yüksek gerilimlerde ulaşıyor, örgüleri (stringlerinizi) daha yüksek gerilimli olarak planlayabiliyor, bir kablo çiftine daha çok güç sığdırabiliyor, kablo maliyetinde yüzde 40, kablo kayıplarında yüzde 100 tasarruf sağlayabiliyor. Modges, 300 VAC değil 400 VAC AG çıkışlıdır, alışılmış uygun fiyatlı kompakt OG trafolarına yada tesiste bulunan OG trafolarına bağlanabiliyor. Mavisolar Modges konseptinde 67kWp gücünde evirici modülleri ile 200kWp den MWp’lere kadar istenen ölçekte fotovoltaik güç santrali kolayca tasarlanabiliyor, modüler yapı sayesinde yüksek mevcudiyet, güvenilirlik ve performans kolayca elde edilebiliyor. Hedefimiz, entegratörlerin ve müşterilerin işlerini kolaylaştırmak.

İhracata yönelik neler yapıyorsunuz?

Son bilgilere göre Avrupa pazarı solar uygulamaları daha çok, küçük sistemli çatı uygulamaları olarak gerçekleşiyor. Örneğin Almanya’da 49 gigawatt’lık kurulu gücün yüzde 15 kadarı GES, diğer kısmı ise çatı sistemleri. Bu nedenle en çok satılan invertör 1-10 en fazla 20 KW’a kadar olan ürünler.

Biz de bu alanda ihracat hedefliyoruz. Avrupalı bir firma ile yaptığımız anlaşma kapsamında, onlara ilk numunelerimizi yıl sonunda göndereceğiz. Ve onaylanması durumunda Türkiye’de üretimini yaptığımız 5-10-15-20 kilowatt’lık invertörlerin ihracatını gerçekleştireceğiz.

Avrupa’da solar çatı uygulamaları neden çok fazla ön planda?

Avrupa’da devlet desteği çok fazla. Solar çatı yaptığınızda yüzde 40’ını vergiden düşebiliyorsunuz. Aldığınız binanın üzerinde solar çatı uygulaması varsa masraf gösterebiliyordunuz. Türkiye’de ise böyle bir teşvik yok, yalnızca parasal tasarrufuyla cezbediyor.

Enerji sahalarınızdan bahseder misiniz?

Müşterilerimize anahtar teslim projeler yaptığımız gibi kendi grup şirketlerimiz için de bu yönde yatırım yapma kararı almıştık. İlk etapta 14 megawatt’lık bir saha bünyemize katıldı. Antalya Elmalı’da 1’er megawatlık 2 sahadaki santral yapımı için geçtiğimiz ay TEDAŞ bağlantı izni alındı. İmarımız çıktığı anda gerekli enerjiyi üretmeye başlayacağız.

Antalya Kaş’ ta da 1 megawatt’lık tesisimizin olacağı sahamızda yakında kuruluma başlamayı planlıyoruz.

Kahraman Maraş Elbistan’da ise üç ayrı saha üzerinde 11 megawatt’lık kurulum projesi ile ilgili çalışmalarımızı devam ettiriyoruz.

Son dönemde yaptığınız güçlü projeler var mı?

İsmi bizde olan bir yerli yatırımcı için çok yüksek kapasitede GES kurmak üzere bir anlaşma yapmak üzereyiz. Anlaşma sağlanırsa, bu sahayı da 2016’nın Ekim-Kasım aylarında tamamlayarak teslim etmeyi hedefliyoruz.

Bu tarz sahalar kurmanın güçlükleri neler?

En büyük güçlük bürokratik aşamaların çokluğundan ve yavaşlığından kaynaklanıyor. Sadece imar izni için 21 ayrı kurumdan onay almanız gerekiyor[MA4]. Ayrıca ÇED Raporu alınmalı. Olması gereken onaylar arasında trafo bağlantı izni, imar izni, çağrı mektuplarının olması gibi ayrıntılar da bulunuyor. Bir aracı firma vasıtasıyla bu detaylar hakkında danışmanlık ve çözüm desteği alıyoruz. Sahaları biz buluyoruz, ama sonuca ulaşmak çok meşakkatli bir süreç gerektiriyor.

Onayları alınmış arazinin maliyeti ortalama ne kadar?

Olgunlaşmış, bütün onayları alınmış bir arazinin 150 bin-160 bin dolar[MA5] civarında maliyeti var. Ayrıca 1–1,2 milyon dolar saha kurulum bedeli mevcut. Arazinin zemin etüdü, düz ya da meyilli olması, gölgelemesi, hafriyat, enerji nakil hattı mesafesi gibi ayrıntılar da maliyeti belirleyen unsurlara arasında.

Yatırım hedefleriniz neler?

Hedefimiz 3 yıl içinde yaklaşık 250 megawatt’lık bir yatırımı gerçekleştirmek ve kurulacak olan güneş santrallerini satmış olsak bile bütün bakım ve operasyonlarını 15-20 yıl süreyle yürütmek. Bu enerji sahalarının doğru proje, doğru uygulama ve doğru bakımla, doğru sonuç verdiğini ispat etmek.

Türkiye şu anda bu alanda nerede ve hedefleri ne olmalı?

Türkiye’de güneş enerjisine yönelik şu anda 105 megawatt’lık bir kurulu bir güç var; dünya ise 177 bin megawat’ta. Türkiye, Almanya’nın yaklaşık 2 katından daha fazla güneş alan bir ülke, buna rağmen Almanya’nın çok çok gerisindeyiz. Almanya’da halihazırda 50 bin megawattın üzerinde kurulu güç mevcuttur.

Türkiye’nin 2015’te 250 megawattlara çıkacağını tahmin ediyorum, 2020’de en kötü ihtimalle 5000 megawatt’a, en iyi ihtimalle 8000 megawatt’a ulaşacaktır.

Bu alanda Avrupa’da şu an durum nedir?

Şu anda hızla daralan bir Avrupa pazarı var. Geçen seneye göre yüzde 40 küçülmüş bir Pazar. Seneye bence daha da küçülecek. Çünkü doyuma ulaştı.

Avrupa’daki firmalar artık ürün satma ya da proje yapma tarafında değil, bakım, onarım faaliyetlerine yöneldiler; çünkü bugün Avrupa’da 105.000 megawatt kurulu bir güç var. Bu sahaların 25 yıl yaşayacağını düşünecek olursak, sahalar için sürekli servis gerekiyor. Bu alanda da servis-bakım ücreti olarak megawatt başına yıllık 20-25 bin Euro gibi rakamlar hakim ve bu potansiyeli firmalar değerlendiriyorlar. Fuarlarda karşılaştığımız yurtdışı şirketleri zaten “proje yapalım –ürün sağlayalım” şeklinde yaklaşmıyorlar. Mevcut projelerin bakımlarını yapmak, tesisleri daha sağlıklı ve verimli hale getirmek, termal kameralarla sahaların izlenmesini sağlayacak şekilde karşılıklı bakım hizmet anlaşmaları yapma konusundaki işbirlikleri ile öne çıkıyorlar.

Dünyada, güneş enerjisi alanında yükselen pazarlar hangileri?

Yükselen pazarlar; Japonya, Çin, Hindistan, Amerika, Meksika, Şili ve Türkiye.

Kaynak: AlternatifEnerji

güneş endüstrisiGüneş Enerjisiteknolojiyenilenebilir enerji
Yorumlar (0)
Yorum Ekle