Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği (WindEurope) raporuna göre, AB ülkeleri geçen yıl elektrik ihtiyaçlarının %14’ünü rüzgar enerjisinden elde etti. AB ülkelerine göre rüzgar enerjisindeki kurulu güç artışı dikkat çeken Türkiye’nin ise elektrik ihtiyacının %7’sini rüzgardan elde ettiği raporlandı. Türkiye ve çevre coğrafyadaki rüzgar enerjisi yatırımlarına yönelik işletme ve bakım hizmetleri sunan Ülke Enerji’nin Genel Müdürü Ali Aydın, rüzgar enerjisine yönelik yatırımların artması ve rüzgarın elektrik üretimindeki payının yükselmesi gerektiğine dikkat çekti.
WindEurope tarafından Avrupa Birliği ülkelerinde yapılan Avrupa Rüzgar Enerjisi araştırmasının
Türkiye Kurulu Rüzgar Gücünde 7. Sırada
Kapasitede sürekli büyüme ve daha güçlü türbinlerin kullanılması, rüzgarın elektrik kullanım payını artırmaya yardımcı oluyor. Geçen yıl elektrikte en yüksek rüzgâr oranına sahip ülke olan Danimarka, elektrik ihtiyacının %41’ini rüzgar enerjisinden elde etti. Danimarka’yı sırayla, %28 ile İrlanda ve %24 ile Portekiz takip etti. Rüzgardaki kurulu güç bakımından listede birinci sırada bulunan Almanya’nın ise elektrik ihtiyacının %21’ini rüzgardan karşıladığı görüldü. Türkiye’nin elektrik ihtiyacının %7’sini rüzgar enerjisinden elde ettiğini hatırlatan Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın, rüzgardaki kurulu güç açısından ise Avrupa’da 7. sırada olduğumuzu, sahip olunan potansiyelin önemli yatırımlarla açığa çıkarılması gerektiğini vurguladı.
“AB Ülkeleri Durağan, Türkiye Atağa Çıkmalı”
Günümüzde birçok kişi ve şirket, rüzgârın sağladığı temiz ve uygun fiyatlı güçten giderek daha da fazla yararlanıyor. Rüzgar enerjisinden elde edilen faydaların popülerleştiği bugünlerde ise AB ülkeleri içerisinde rüzgar enerjisine yatırım konusunda sıkıntılar yaşanıyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Ali Aydın, “Geçen yıl AB, rüzgar enerjisi santralleri kurulum kapasitesi açısından 2011’den beri en kötü yılını geçirdi. Türbin kurulumlarına başlıca AB ülkeleri özelinde bakıldığında isebüyüme Almanya’da yarı yarıya azaldı ve Birleşik Krallık’ta 2017’ye göre daha da kötüleşti. Bunun yanı sıra, 12 AB ülkesi geçen yıl tek bir rüzgar türbini kurmadı. Bu durumda AB içerisinde bir durağanlıktan bahsedebiliriz. AB ülkelerinin durağan ve kötü gidişatını doğru değerlendirerek rüzgar enerjisi alanında önemli konumlara gelebiliriz” ifadelerinde bulundu.
“AB’nin 2030 Planlarına Üye Ülkeler Hazır Değil”
“Avrupa Birliği (AB) Komisyonu tarafından yapılan son değerlendirmeleri ele aldığımızda 2030 Ulusal Enerji ve İklim Planları (NECPs), AB ülkeleri adına işleri düzeltmek için bir şans. Ancak taslak planlar ayrıntılı olarak çok eksik.” sözleriyle AB içerisinde yapılan bu planları değerlendiren Ali Aydın, ”Planlara bakıldığında özellikle politika önlemleri, açık artırma hacimleri, rüzgâr yatırımlarına karşı diğer engellerin nasıl kaldırılacağı ve şebekenin genişletilmesi konularında AB ülkelerinin birçok eksiği bulunuyor. Türkiye’nin AB tarafından bu programların ötesinde hazırlık ve planlar içerisinde olması gerekiyor. Yenilenebilir enerji konusunda potansiyelimizi verimli kullanabilmemiz ve söz sahibi olabilmemiz için Avrupa Birliği ülkelerinden önce hareket ederek aksiyonlar almanın gerektiğine inanıyorum.” açıklamalarında bulundu.