Kategori : DOĞALGAZ ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ - Tarih : 15 Kasım 2013
İnşası planlanan yeni boru hatlarıyla enerji koridoru haline gelecek olan Türkiye, yılda 100 milyar metreküp doğalgazı Avrupa’ya transfer edebilecek. Hazar Strateji Enstitüsü uzmanı Fatih Macit, enerji borsası kurulması halinde Türkiye’nin, üretici olmasa da doğalgaz fiyatlarının belirlendiği ülke olabileceğini söyledi.
Türkiye’de kurulacak Enerji Borsası’nın doğalgaz yatırımlarını hızlandırması ve Türkiye’nin enerji koridoru olma rolüne yardımcı olması bekleniyor. Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN) Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi’nde Doç. Dr. Fatih Macit ve Dr. Cemil Ertem tarafından hazırlanan ‘Enerji Borsası’ raporu açıklandı. Raporda Enerji Borsası’nın geleceği, Güney Gaz Koridoru’nun Enerji Borsası ile entegrasyonu ve bölgeye olan siyasi ve ekonomik etkileri ele alındı. Fatih Macit, Türkiye’de kurulacak Enerji Borsası’nın öncelikle yatırımların önünü açacağını ve Türkiye’nin enerji koridoru olma rolüne destek vereceğini söyledi.
Türkiye’nin enerji köprüsü olma hedefinin TAP ve TANAP projeleri ile somut hale geldiğini kaydeden Macit, “Türkiye’nin doğusunda dünyanın doğalgaz rezervlerinin üçte ikisi var. Batısında ise dünyanın en büyük doğalgaz tüketicileri var. Türkiye bunun tam ortasında. Türkiye’nin tüketici ve üretici coğrafyalar arasında enerji köprüsü olma hedefi ve rolü ilk defa bugün Güney Gaz Koridoru, TAP, TANAP ile somut hale geldi. Ciddi anlamda bir borsa olabilmesi için tedarik çeşitliliğinin sağlanması gerekiyor.” dedi.
Irak ve İsrail gazının TANAP ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştırılabileceğini belirten Macit, “Türkmenistan ve İran gibi önemli üretici ülkeler de gazını buradan geçirebilir. Türkiye, Avrupa’nın enerji talebini karşılayan önemli bir ülke olabilir. Hesaplarımıza göre Türkiye rahatlıkla Avrupa’nın 100 milyar metreküp gaz ihtiyacını karşılayabilir. Türkiye’nin fiyatlama yapabilmesi için illaki üretici olması gerekmiyor. Türkiye aynı zamanda bu gazın fiyatlandığı bir ülke de olabilir.” diye konuştu.
Türkiye ekonomisinin hızlı bir büyüme yaşadığını, bu durumun enerji talebinde önemli bir artışı da beraberinde getirdiğini söyleyen Macit, Türkiye’nin enerji tüketiminin yüzde 60 artış gösterdiğini ve enerjinin büyük kısmının ithal edildiğini dile getirdi. Fatih Macit, “Enerji borsası ile üretici önündeki belirsizlik giderilerek, geleceğe ilişkin fiyat belirsizliği kalkacak ve piyasada şeffaflık sağlanacak. İleride Enerji Piyasaları İşletme Anonim Şirketi’nde (EPİAŞ) elektrikten sonra gaz ve petrol de işlem görecek.” dedi.
Dr. Cemil Ertem ise enerji fiyatlarının belirlendiği en önemli merkezin Ceyhan olacağını belirtti. Türkiye’nin attığı adımlarla spekülatif ve derinliği olmayan fiyatlamaların ortadan kaldırılıp, daha gerçekçi bir fiyatlama yapılabilmesine önemli katkı sağlayacağına işaret eden Ertem, “Hazar ve K. Irak kaynaklarının Türkiye üzerinden ticarileşmesi çok önemli. Ekonomik olarak Güney Gaz Koridoru’ndan başka çıkışı yok. Bu sayede doğalgaz fiyatlarının 500 dolar seviyesinden yarıya düşebileceğini öngörebiliriz. Bu da Türkiye’nin enerji maliyetlerinde yüzde 20-25 azalma sağlar.” dedi.
Kaynak: Enerji Enstitüsü