Kategori : ELEKTRİK ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ, HES & HİDROELEKTRİK SANTRALİ, JEOTERMAL ENERJİ, KÖMÜR - Tarih : 01 Ağustos 2020
Enerji IQ Haftalık Piyasa Raporu’nun 394’üncü sayısında yayınlanan analize göre, elektrik piyasası mevzuatını, global trendlere göre güncellemeye öncelik veren EPDK Elektrik Piyasası Dairesi Başkanlığı, yenilikçi ve teknolojik açılımlarını yeni düzenlemeleri ile sürdürüyor. Bu alanlardaki son düzenleme ise sektörel kamuoyunda “hibrit santraller” olarak anılan birden çok kaynaklı elektrik üretim tesisleri için yapıldı.
Enerji IQ, EPDK’nın yeni düzenlemelerinin detaylarını ve içerdiği hükümlerin amaçlarını analiz ederek, düzenlemeye ilişkin süreçleri irdeledi. Bu kapsamda, EPDK’nın 18 Haziran 2020 tarihli toplantısında alınan 9391, 9392, 9393, 9394, 9395, 9396 ve 9397 sayılı Kurul kararlarının getirdiği yenilikler derlendi.
Elektrik Piyasasında Önlisans veya Lisanslara Konu Üretim Tesislerinin Santral Sahalarının Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar ana hatlarıyla incelendiğinde, temel olarak lisanssız üretim tesisleri hariç mevcut önlisans ve üretim lisansları ile yeni yapılacak önlisans ve üretim lisansı başvurularına konu üretim tesislerinin santral sahalarının belirlenmesine ilişkin bir yöntem oluşturulduğu görülüyor.
Santral sahalarının belirlenmesinde her tesisin faaliyeti için gerekli tüm unsurlar ve bu unsurlara ilişkin ilgili mevzuatına göre emniyet, güvenlik, koruma ve sağlık bandı gibi mesafeleri de içeren kapalı bir alan oluşturulmasına yönelik bir metodoloji belirlenerek yatırım maliyetlerinin makûl seviyelerde tutulabilmesine, söz konusu sahalar üzerinde hak sahibi olan gerçek veya tüzel kişilerin mağduriyete uğramamasına ve yatırımcılara eşit şartlar sağlanmasına önem gösterildi.
Bu bağlamda saha belirleme yöntemindeki ana fikir, üretim tesisi kurmak isteyen tüzel kişilerin ihtiyacından fazla araziyi santral sahalarına dâhil etmesinin önüne geçilerek ihtiyaçtan fazla alanın kamulaştırılması, satın alınması ya da kiralama yoluyla mülkiyet edinimi/kullanım hakkının elde edilmesi gereksiniminin bertaraf edilmesi ile bu çerçevede oluşan mağduriyetlerin önüne geçilmesi ve uygulamada karşılaşılması muhtemel tesis ve teknoloji tipinden kaynaklanan farklılık ve zorlukların en aza indirilmesi olarak EPDK tarafından ifade ediliyor.
Söz konusu yöntem uyarınca, kaynak türü ve tesis/teknoloji tipi bazında ayrıma gidilerek santral sahaları Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nca hazırlanan ilgili Teknik Değerlendirme Yönetmelikleri uyarınca belirlenen RES ve GES’ler hariç olmak üzere her bir santralin kurulabilmesi için asgari seviyede gerekli tüm unsurlar tanımlanmış, her tesis türü için ilgili önlisans veya lisansa asgari olarak santralin işletmesini sağlayan ana yapı olan “santral alanı”nın derç edileceği, bulunması halinde “şalt sahası”nın, talep halinde ise “sosyal alan”ın da santral sahasına eklenebileceği düzenlendi.
Bu 3 unsur, tüm santral tipleri için ortak unsurlar olarak tanımlanırken ayrıca unsurlar arasında teknik gerekler hariç makûl mesafeler bırakılabileceği de düzenlendi. Ancak makûl mesafenin fazladan hak kazanımına neden olmayacak şekilde bırakılabileceği de ifade edilip, ihtiyaç duyulması halinde santralin işletimi ve inşası için gerekli diğer yardımcı ve gerekli unsurların da imar planlarına dahil edilmek kaydıyla santral sahasına eklenebilmesine olanak tanındı.
Hidroelektrik santralleri
EPDK, hidroelektrik üretim tesisleri için santral sahalarının belirlenmesinde rezervuarlı ve regülatörlü ayrımına gidilerek, zorunlu unsurlar ile heyelan önleme ve heyelan alanları da dâhil olacak şekilde oluşturulacak kapalı alanın ilgisine göre DSİ tarafından belirlenen rezervuar veya regülatör azami su kotu seviyesi ile diğer unsurlar için kuyruk suyu kotu seviyesine göre projeksiyonu alınmak suretiyle santral sahası koordinatlarının belirleneceğine hükmetti. Ancak, santral sahalarına dâhil edilecek heyelan veya heyelan önleme alanlarında yardımcı kaynağa dayalı ünite kurulamayacak.
Diğer taraftan, DSİ tarafından inşa edilip 6200 sayılı Kanun’un Ek Madde 1 kapsamında EÜAŞ’a devredilen ve 3096 sayılı Kanun kapsamında kurulan hidrolik kaynağa dayalı üretim tesislerinde rezervuar alanı, gövde, dip ve dolu savak, tünel, kanal, kazı palyeleri gibi unsurların santral sahalarına dâhil edilmeyeceği; ancak EÜAŞ tarafından talep edilmesi halinde ise santral sahasına eklenebileceğine ilişkin hükme yer verildi.
Jeotermal santralleri
Jeotermal kaynağa dayalı üretim tesislerinde ortak unsurların yanında üretim ve re-enjeksiyon kuyu alanları ile akışkan isale hatlarını da kapsayacak şekilde oluşturulacak kapalı alan, santral sahası olarak tanımlandı.
Jeotermal kaynak işletme ruhsatı sahasının tamamı ise ihtiyaçtan fazla oranda arazi kaplaması sebebiyle olası hak kayıplarının önüne geçmek adına santral sahasına dâhil edilmemiş ve dolayısıyla yardımcı kaynağa dayalı ünite kurulabilecek alan ise sınırlı tutuldu. Ancak jeotermal kaynağa dayalı üretim tesislerinin iç ihtiyaç oranının diğer santral türlerine oranla yüksek olması sebebiyle, bu tesislere bir istisna hak tanınarak yalnızca iç ihtiyacın karşılanması amacıyla santral sahasına bütünleşik ve belirli büyülükte ilave arazi kullanılarak yenilenebilir kaynağa dayalı yardımcı kaynak ünitesi kurulabilmesi ve bu ilave kurulacak ünite ile iç ihtiyacın karşılanabilmesi imkânı tanındı.
Kömür santralleri
Yine iç ihtiyaç oranı yüksek olan bir diğer tesis türü olan kömür yakıtlı termik santraller için sanayi tesisi bünyesinde kurulmuş olanlar hariç olmak kaydıyla, santral sahalarına bütünleşik veya maden işletme ruhsat sahası içerisinde kalacak ve bir koridorla santral sahasına birleştirilecek ilave alanda yardımcı veya destekleyici kaynak ünitesi kurulabilmesine olanak tanındı.
Bu sayede, kömür yakıtlı santrallere ilişkin maden işletme ruhsat sahaları içerisinde yer alan atıl arazilerde de yenilenebilir kaynağa dayalı ünite kurularak buradan üretilecek elektrik enerjisinin iç ihtiyaç için kullanılabilmesi sağlandı.
Jeotermal ve kömür yakıtlı TES’ler hariç iç ihtiyaç için kullanılmak üzere yardımcı veya destekleyici kaynak kurulabilmesi için verilen ilave arazi hakkı ise diğer tesislere verilmedi. Bunun temel sebebi ise bu tesis tiplerinin iç ihtiyaç oranının bu şekilde bertaraf edilerek diğer tesis türleriyle eş düzeye getirilmesi olarak EPDK tarafından açıklanıyor.
Düzenlemenin genel amaçları
Yapılan düzenleme ile mevcut santral sahalarına güneş enerjisine dayalı ilave ünite kurulabilmesinin de önü açıldı. EPDK, bu düzenleme ile Türkiye’nin güneş potansiyelinden tüm üretim tesislerinin yararlanması yönünde ilave imkân yaratmayı amaçladı. Ancak söz konusu ilave üniteler, sadece güneş enerjisi tesisi kurulmasına yönelik olmayıp, öncelikle lisansa konu elektrik üretim tesislerinin kurulu bulundukları sahaların kullanılabilir alanlarında ya da birden fazla kaynağa ulaşma imkânı olan tesislerde diğer kaynakların da ekonomiye kazandırılmasını hedefliyor. Örneğin, çoğunlukla tarım bölgelerinde kurulmuş olan jeotermal enerjiye dayalı santrallerde bölgedeki tarım artık ve atıkları kullanılarak hem söz konusu atıkların bertaraf edilmesi hem de elektrik üretiminin gerçekleştirilmesi amacıyla biyokütleye dayalı yardımcı kaynak üniteleri kurulabilmesi bekleniyor. Ayrıca kömür ve doğalgaz gibi konvansiyonel enerji kaynaklarına dayalı bazı sahalarda güneş veya biyokütle gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının birlikte kullanılmasına imkân tanınıyor. Bu kapsamda, yapılacak ilave yatırımlarla hem ilave YEKDEM maliyetlerinin asgari düzeyde tutulabilmesi hem de tesisler ile bu tesislerin sisteme bağlanması için kullanılan teçhizatın veriminin artırılmasıyla üretim kayıplarının telafi edilmesine olanak sağlanıyor.
EPDK’nın uygulama süreçleri
Usul ve Esasların yürürlük tarihinden itibaren birden çok kaynaklı elektrik üretim tesisi kurmak üzere yapılacak başvurularda, öncelikle lisanslara dercedilen santral sahalarının bu Usul ve Esaslara uygunluğu kontrol edilecek, uygun olmayan sahaların ise öncelikle yeni yönteme göre tadili gerçekleştirilerek birden çok kaynaklı elektrik üretim tesisi kurma talebi bunun akabinde işleme alınacak.
Ayrıca önlisans ve üretim lisansı sahiplerinin santral sahası değişikliğine ilişkin tadil taleplerinde de talep edecekleri yeni santral sahalarının Usul ve Esaslarla belirlenen yönteme uygun olması gerekliliği bulunuyor. Önlisans yükümlülüklerini mevcut santral sahası için tamamlayıp üretim lisansı başvurusunda bulunacak tesisler içinse 1 Ocak 2021 tarihine kadar mevcut santral sahaları kabul edilecek ancak bu tarihten sonra yeni yönteme göre santral sahalarının revize edilmesi istenecek.
Son olarak ise birden çok kaynaklı elektrik üretim tesisi kurmak üzere yapılan başvurularda, santral sahası değişikliği tadil taleplerinde veya önlisansı müteakip yapılacak üretim lisansı başvurularında, hali hazırda mülkiyet veya kullanım hakkı edinilmiş ve imar planlarına dâhil edilmiş alanların da santral sahasına eklenebileceği düzenlendi.
1 Ocak 2021 tarihinden önce birden çok kaynaklı elektrik üretim tesislerinde ana kaynağa dayalı ünitelerin kısmi veya tam kabulü yapılmadan, yardımcı kaynağa dayalı ünite veya ünitelerin kısmi veya tam kabulünün yapılmayacağı ilişkin hüküm de düzenlemeye eklendi.
Yine birden çok kaynaklı elektrik üretim tesisi kurmak üzere yapılacak önlisans/lisans başvurusu ile tadil işlemlerinde gerekli bilgi ve belgelere ilişkin gerekli düzenlemeler yapılarak, başvurularda istenen bilgi ve belgeler listeleri ile önlisans ve üretim lisansı formatları güncellendi.
Bununla birlikte, yıllar içerisinde gerçekleşen teknolojik gelişmeler dolayısıyla rüzgar ve biyokütle enerjisine dayalı tesislerin kapasite faktörlerinde artırıma gidildi. Bu bakımdan, üretim tesislerinin lisanslarına yazılan üretim miktarları hususunda, akredite kuruluşlardan getirilecek raporlar doğrultusunda tesis bazında hareket etme imkânı da EPDK tarafından kazandırıldı. Böylece fiili elektrik üretim miktarları ortaya çıkmadan da tesisin verimi esas alınarak lisansa daha yüksek bir üretim miktarı derç edilmesinin önü açıldı.
EPDK, birden çok kaynaklı elektrik üretim tesislerine ilişkin düzenleme, kabul edilen yeni santral sahası belirleme yöntemi, teknolojik gelişmelere dayalı üretim kapasite faktörlerindeki iyileşmeler ile önlisans/lisans ve tadil başvurularında istenen bilgi ve belgelerdeki değişiklikler çerçevesinde, Kurumun bilişim alt yapısında da gerekli çalışmaları başlattı. Kurum, bu çalışmaları en kısa sürede tamamlamayı planlıyor. Elektronik başvuru platformunda yapılacak geliştirmeler ile birden çok kaynaklı elektrik üretim tesislerine ilişkin başvurular da elektronik başvuru usulüne göre alınacak ve yardımcı kaynak ünitelerine dair bilgiler sistemde kaydedilerek bu bilgiler yeni belirlenen lisans formatlarına uygun şekilde ilgili lisanslara dercedilecek.