Kategori : ENERJİ GÜNDEMİ, RÜZGAR ENERJİSİ & RES - Tarih : 03 Şubat 2015
Türkiye’de rüzgar enerji alanındaki yatırımlarıyla öne çıkan Fransız EDF ile Alman Enercon, yatırımlarını daha da büyütmeyi planlıyor. Fransız EDF mevcut santrallerde kapasite artırımına gitmeyi planlarken, Alman Enercon, Türkiye’ rüzgar santralleri için jeneratör üretimi de yapmayı hedefliyor. Ankara’da bir dizi temaslarda bulunun her iki şirketin üst düzey yöneticileri özellikle lisanslar konusundaki hassasiyetlerini dile getiriler.
Polat Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat, Fransız EDF Energies Yönetim Kurulu Başkanı Jean-Louis Mathias ile Alman Enercon şirketi Başkanı Hans-Dieter Kettwig, Enerji Bakanlığı, EPDK ve Meclis Enerji Komisyonu’nu ziyaret etti. Dünya Gazetesinin haberine göre Polat Enerji ile Türkiye’de rüzgar enerjisi yatırımları yapan Fransız EDF Energies’in Yönetim Kurulu Başkanı Jean-Louis Mathias, Meclis Sanayi ve Enerji Komisyonundaki temasları sırasında yatırım kabiliyeti olmayan firmalara verilen lisansların projeye ve yatırıma dönüşmediğine dikkat çekerek, öncelikle bu problemle karşı karşıya olduklarını söyledi. Soma ve Geycek’te iki projelerinin olduğunu kaydeden Mathias, “Soma ve Geycek’te çok yüksek kapasite artışı yapma imkanımız var. Biz Türkiye’de bu yatırımlara girerken açıkçası bu kapasite artışlarını da mutlaka yapabileceğimizi düşünmüştük.
Bu yüzden öncelikli olarak bu kapasite artışlarının bize verilmesi en büyük dileğimiz” dedi. Bu iki projede kapasite artışının yaklaşık 600 MW’tan fazla bir kurulu güce denk geldiğini anlatan Mathias, şunları söyledi: “Kapasite artışı verilirse biz önümüzdeki birkaç yıl içerisinde bu yatırımı yapmaya hazırız. Bize lisans verilir verilmez en kısa sürede yatırıma başlayıp gerçekleştirmek istiyoruz. Ayrıca kapasite artışları dışında ikinci bir yol olarak çok daha büyük projelere de yatırım yapmaya hazırız. Eğer önümüz açılabilirse, bu projelerde de yüzde 100 Türkiye’de üretilen tribünleri kullanmaya hazırız. EDF, Türkiye’de rüzgar ve güneş enerjisinde büyük bir rol oynamaya hazır ve istekli.”
‘TÜRKİYE’DE 40 MİLYON EUROLUK YATIRIM YAPTIK’
Komisyonda, Alman Enercon Yönetim Kurulu Başkanı Hans-Dieter Kettwig, Türkiye’de 2002 yılından bu yana kanat ürettiklerini, 700 üzerinde çalışanları bulunduklarını ve bugüne kadar 5 bin adet kanat ürettiklerini anlattı. Bu üretimin yüzde 35’ini Türkiye’deki lokal projelere gönderdiklerini kaydeden Kettwig, bugüne kadar 40 milyon euro tutarında yatırım yaptıklarını anlatarak, şöyle konuştu:
“Türkiye’deki projelere için Türk kanatları ürettik, üretimin yüzde 65’ini ihraç ettik bu şekilde fabrikayı ayakta tuttuk. Türkiye’de jeneratör de üretimine girebiliriz. Ama bizim için önemli olan inişli kalkışlı olan bir pazarda değil istikrarlı bir pazarda yer almak, orada yatırım yapmak ve önümüzü görmek.”
‘6 MİLYAR DOLAR ÖDEMEKTEN KURTULACAĞIZ’
Polat Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat ise Türkiye’nin yenilenebilir enerji yatırımları gerçekleştirmesi durumunda doğalgaz için dışarıya 6 milyar dolar ödemekten kurtulacağını söyledi. Polat, “Yabancı yatırımcı istikrarlı bir pazarda, lisansları gerçek yatırımcının elinde görmek istiyor. Yatırımın yolu lisanslardan geçiyor” dedi.
‘TESİSİ TAMAMLAYANIN LİSANSI YARIŞMASIZ VERİLSİN’
Polat Enerji tarafından komisyona sektöre ilişkin kapsamlı bir rapor sunuldu. Raporda, kapasite artışı yatırımlarına hızla devam edilebilmesi için öneriler yer aldı. Kapasite artışı yatırımı için tahsis edilecek kapasitenin yeni geliştirilecek projelerden ayrı olması gerektiği vurgulandı. Kapasite artışı yatırımlarının rüzgar enerjisinde hedefl ere ulaşılmasında öncelikle değerlendirilmesi gereken bir fırsat olduğuna dikkat çekilerek, lisansların öncelikli olarak tesisini tamamlayanlara yarışmasız ve hemen verilmesi gerektiği kaydedildi.
Kapasite artışının tesisin tamamına değil yüzde 35’inin devreye alınmasının takiben verilmesi, ayrıca lisans yönetmeliğinde de değişikliğe gidilmesi istendi. Kapasite artışı yatırımları için lisans yönetmeliğine, alınan teminat mektubu miktarlarının artırılması, kapasite artışı için verilen tesis tamamlama sürelerinin daha kısa olması, verilen sürede yatırımın devreye alınmaması durumunda cezai yaptırımların getirilmesi yönünde yeni maddeler eklenmesi önerildi.
Kaynak: Enerji Enstitüsü