Kategori : ENERJİ GÜNDEMİ - Tarih : 16 Haziran 2021
Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi’nin (İPM) başlattığı “Salgın ve Toplum” webinar serisi kapsamında düzenlenen “NATO Zirvesi Işığında Biden-Erdoğan Görüşmesi” temalı toplantıda, 14 Haziran’da yapılan görüşme tüm boyutlarıyla ele alındı. Webinarda, her iki liderin ilk kez yüzyüze geldiği görüşme, Türkiye’nin ABD ve Batı ile ilişkileri adına sembolik ama önemli bir adım olarak değerlendirildi.
Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi’nin (İPM) başlattığı “Salgın ve Toplum” webinar serisi “NATO Zirvesi Işığında Biden-Erdoğan Görüşmesi” başlıklı konu ile devam etti. Webinar, Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İPM Direktörü Fuat Keyman, İPM Kıdemli Uzmanı Evren Balta ve Emekli Büyükelçi Fatih Ceylan’ın katılımıyla gerçekleşti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Joe Biden ile 14 Haziran’da yaptığı ikili görüşmenin ele alındığı webinarda konuşan Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İPM Direktörü Fuat Keyman, şu değerlendirmeyi yaptı:
“İki lider ilk defa yüzyüze görüştüler. Bu Biden’ın ilk ulusararası gezisiydi. Nato zirvesiyle birleşen bir görüşme oldu. Toplantıda, Nato’nun küresel değişim içinde kendisini yeniden pozisyonlaması ve önceliklerini belirlediği önemli bir belge olan 2030 Nato Stratejik Belgesi de gündeme geldi. Ayrıca Putin-Biden görüşmesi de önemliydi. Rusya, Trump döneminden beri ABD’nin tehdit olarak gördüğü bir ülke.”
Biden’ın ilk uluslararası ziyaretini Avrupa’ya yapmasının kendisini Obama ve Trump’tan ayırdığına işaret eden Fuat Keyman, “ABD Başkanlarının ilk uluslararası ziyaretleri önemlidir. Bu onların hem dünyaya bakışını hem dış politika vizyonunu gösterir. Obama’nın tercihleri Ortadoğu üzerineydi ve ilk uluslararası ziyareti Riyad’a olmuştu. Biden’ın ilk olarak Avrupa’ya gitmesi batıya kayış anlamında önemli. Çin ve Rusya’ya karşı Batı ittifakının ve uluslararası kurumların güçlenmesine yönelik adımlar atacak bir ABD Başkanı göreceğiz. Biden, Translantik ilişkilerin güçlenmesi, Amerika’nın batı yoluyla güçlenmesi ve batının güçlenmesi için çalışacak. Demokrasi, güvenlik, ekonomi ve iklimi bir arada alan bir yapıda bunu yapacağını söyledi. Biden küresel liderliğini pekiştirmek istiyor” dedi.
Emekli Büyükelçi Fatih Ceylan, Nato Zirvesi’nde her iki liderin ilk defa yüzyüze görüşme imkanı bulduğunu ve görüşmenin olumlu geçtiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Obama döneminden baslayan ve giderek ağırlaşan derinleşen, yeni boyutlar içeren bir sorunlar yumağı ile karsı karşıya kaldık. Biden ile farklı bir tablo artaya çıktı ama bu sorunlar ortadan kalkmadı. Yeni yılla birlikte Türkiye’nin batıyla ilişkilerinde normalleşmeye dönük söylem ve attığı bazı adımları izledik. Nato zirvelerinde uluslararası gerilimler ön plana çıkarılmaz. İkili görüsmeler ertesinde çok büyük sorunlar olsa da liderler olumlu bir görüntü vermeyi tercih eder. Her iki lider de olumlu ve verimli görüsmeler olduğunu söylediler, ancak görüs ayrılıklarının giderilemediğini anlıyoruz. Türkiye ile ABD arasında savunma ilişkileri arasında en büyük sorun S400 meselesidir. Bu aşılmadıkça bu nefes alanının daha ilerleyeceğini varsaymak mümkün değildir.”
İPM Kıdemli Uzmanı Evren Balta ise Türkiye ve ABD arasındaki bu görüşmenin sembolik açıdan önemli olduğunu düşündüğünü ifade ederek, “Son 2.5 aydır beklenen ve içeriğinin ne olduğu sıklıkla konuşulanve sembolik açıdan önemli bir görüşmeydi. Türkiye’deki yükselen Amerikan karşıtlığının, Batı bloğundan uzaklaşma arzusunun yükseldiği son 5 yıldan geri dönüşü sembolize ettiğini düşünüyorum” dedi.