Kategori : ENERJİ GÜNDEMİ, ENERJİ VERİMLİLİĞİ - Tarih : 11 Aralık 2018
İklim Değişikliği Performans Endeksi 2019: Tehlikeli iklim değişikliğinin önlenmesi için gerekli siyasi irade gösteren ülkelerin sayısı oldukça yetersiz olup küresel CO2 emisyonları yeniden tırmanışa geçerek İsveç ve Fas lider konumda yer almaktadır. Fas yenilenebilir enerjide önemli mesafe kat ederken sekiz G20 ülkesi çok düşük performans sergiledi. ABD ve Suudi Arabistan endeksin son sıralarında yer alıyor.
10 Aralık 2018, Katowice – Üç yıldır sabit düzeyde seyreden CO2 emisyonları yeniden tırmanışa geçti. Katowice’de devam eden COP24’te bugün açıklanan İklim Değişikliği Performans Endeksi 2019 (CCPI), küresel ısınmanın 2°C derecenin altında tutulmasına ve hatta 1,5°C ile sınırlandırılmasına yönelik stratejilerinin çok az sayıdaki ülke tarafından uygulamaya geçirildiğini ortaya koydu. CCPI’ye göre, yenilenebilir enerji alanında (özellikle de daha önceleri yenilenebilir enerji payı düşük olan ülkelerde) devam eden büyümeye ve rekabet ortamına rağmen, hükümetlerin büyük kısmı fosil yakıt kullanımının kademeli olarak sonlandırılması konusunda yeterli siyasi irade sergilemiyor. Bundan dolayı da çoğu ülkede, uzmanlar tarafından yapılan politika değerlendirmelerinin sayısı geçen yıllara kıyasla azaldı. CCPI yazarlarından Germanwatch’dan Jan Burck’a göre: “Son yıllardaki tekno-ekonomik gelişmelere bakıldığında, düşük karbonlu çözümlerin uygulamaya geçirilmesindeki gecikmenin açıklanabilir bir yanı yok. G20 zirvesi, 19 ülkenin Paris Anlaşması’na güçlü bir şekilde destek verdiğini ortaya koydu ancak bu hükümetlerin Paris Anlaşması’nın ulusal düzeyde uygulamaya geçirilmesi için gerekli çerçeve ve teşviklerinin oluşturmasına dair iradesi henüz sözlerine yansımadı,” dedi.
Raporun yazarlarından ve NewClimate Institute’dan Profesör Niklas Höhne ise “Paris’ten önce dünya 4°C-5°C derecelik bir küresel ısınma patikasındaydı. Şu anda, hala 3°C derecenin üstünde bir ısınma, yani hala felaketle sonuçlanacak bir patikadayız. O günden bu yana, rüzgar ve güneş enerjisiyle üretilen enerji fiyatları üçte bir oranında düştü, dolayısıyla tüm ülkeler hem hedeflerini hem de yenilenebilir enerjiye geçiş hızlarını arttırabilir,” dedi. İncelenen 56 ülkenin 40’nda, emisyon miktarları 2011 ve 2016 yılları arasında azaldı. Ancak, fosil yakıt altyapılarına yapılan yatırımlar yüksek emisyon tuzağı riskini arttırıyor.
Mevcut durumdaki emisyon seviyeleri ile küresel ısınmanın 2°C derecenin oldukça altında, hatta 1,5°C derecede, tutulması için gerekli emisyon seviyeleri arasındaki fark büyüyor. Ülkelerin iklim rejimlerini güçlendirmeleri gerektiği bir dönemde, liderlik konusundaki açığın da büyüdüğünü gözlemliyoruz. İklim Değişikliği Performans Endeksi’nin yayıncılarından İklim Eylem Ağı CAN’den Stephan Singer’a göre “AB’nin öncülük yaparak mevcut iklim taahhütlerini yükseltmesi şu anda çok önemli.”
CCPI 2019’un temel bulguları
İklim Değişikliği Perfomans Endeksi 2019’un ilk üç sırasına hala hiç ülke layık görülmedi zira ne incelenen 56 ülke, ne de AB’nin genel performansı küresel ısınmayı 2°C derecenin oldukça altında tutma patikasında değil. Toplama bakıldığında, ülkelerin ne sergiledikleri iddia düzeyinin ne de uygulama düzeyinin yeterli olmadığı görülüyor. Niklas Höhne’ye göre: “Her kategoride parlak noktalar var ama hiçbir ülke tüm kategorilerde iyi performans sergilemiyor. Tüm ülkeler liderleri takip etse, küresel ısınmayı 2°C derecenin oldukça altında tutma patikasında önemli yol kat ederiz.”
Emisyon ve yenilenebilir enerji performansı nispeten iyi olan İsveç, dört numaraya yerleşerek liste başında yer aldı. İsveç’in ardından, yenilenebilir enerji kapasitesini önemli ölçüde arttıran ve iddialı bir ulusal iklim hedefi belirleyen Fas geliyor. Yenilenebilir enerji alanında performansını iyileştiren, kişi başına emisyonları nispeten düşük olan ve 2030 iklim hedefi nispeten iddialı olan Hindistan ise 11. sırada yer alıyor.
Almanya, 22. sıradan 27. sıraya inerek, bu yıl da endekste düşüş yaşıyor ve orta derecede performans sergileyen ülkeler grubunda orta sıralara yerleşiyor. Almanya’nın bu yılki konumu İklim Değişikliği Performans Endeksi tarihindeki ikinci en düşük sıra. Almanya’nın emisyon kategorisindeki performansı, emisyonlarının 2009 yılından beri azalmamasına bağlı olarak, nispeten düşük. Yenilenebilir enerji ve iklim politikaları konusundaki performansı ise orta düzeyde olarak değerlendirilmiş. Jan Burck’ göre: “Kömürden çıkış ya da ulaşım sektörünün karbonsuzlaştırılması stratejileri hala eksik. Buna ek olarak, tüm sektörlerde emisyon azaltımı yapılmasını sağlayacak bir CO2 fiyatlandırma mekanizması henüz kurulmadı. Bu da ulusal politika derecelendirmesi açısından Almanya’nın son yıllara göre listenin daha alt kısımlarında yer almasına yol açıyor. Ancak, güçlü iklim koruma politikaları ile gelecek yıl listede yükselebilir.”
Çin 33. sıraya çıkarak, ilk kez orta derecede performans gösteren ülkeler arasına girdi. Çin 2014-2016 emisyon trendlerine göre nispeten iyi performans gösterdi ancak emisyonlar kısa süre önce yine yükselmeye başladı. Çin’in iklim politikası derecelendirmesinde üst sıralarda yer alması sanayi ve binalardan kaynaklanan emisyonların denetim altına alınması ve başarılı bir yenilenebilir enerji destek sistemini yansıtıyor.
G20 ülkelerinin neredeyse yarısı çok düşük düzeyde performans gösteren ülkeler grubunda yer alıyor: Japonya (49), Türkiye (50), Rusya Federasyonu (52), Kanada (549, Avustralya (55), Kore (57) ve endeks sıralamasının en altında ABD) ve Suudi Arabistan (60). ABD, sera gazı emisyonları ve yenilenebilir enerji ve enerji kullanımı kategorilerindeki düşük ve çok düşük düzeydeki performansına bağlı olarak, bir kez daha birkaç sıra alta indi. ABD’li uzmanlar Trump yönetiminin iklim politikalarını çok düşük düzeyde olarak değerlendiriyor, ancak birkaç eyalet ve şehrin iklim eylemleri ve Temsilciler Meclisi’nde kısa süre önce çoğunluğu ele geçiren Demokratların destek vaatleri sayesinde olumlu sinyaller olduğunun da altını çiziyorlar.
Germanwatch ve NewClimate Institute tarafından hazırlanan İklim Değişikliği Performans Endeksi 2019 hakkında:
Germanwatch ve NewClimate Institute’ün hazırladıkları ve CAN ile birlikte yayınladıkları İklim Değişikliği Performans Endeksi, toplam küresel sera gazı emisyonlarının %90’ından sorumlu olan 56 ülke ve AB’nin kategoriler bazında sıralamasını yapıyor. İncelenen dört kategori şunlardır: Sera gazı emisyonları (%40), yenilenebilir enerji (%20), enerji kullanımı (%20) ve iklim politikaları (%20). İklim politikaları değerlendirmesi, söz konusu ülkelerin STK ve düşünce kuruluşlarından uzmanlar tarafından yapılıyor. İklim Değişikliği Performans Endeksi, emisyonlar, yenilenebilir enerji ve enerji kullanımı kategorilerinde söz konusu ülkelerin iklim eylemlerinin Paris Anlaşması’nın küresel ısınmayı 2C derecenin oldukça altında tutma hedefiyle ne kadar uyumlu olduğunu değerlendirir. Dolayısıyla, İklim Değişikliği Performans Endeksi ulusal ve uluslararası iklim politikalarının daha iyi anlaşılmasına katkı sunan önemli bir araçtır.