Kategori : ELEKTRİK ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ, YEŞİL TEKNOLOJİ VE BİLİŞİM - Tarih : 31 Mart 2020
Lityum iyon piller günlük yaşamımızın önemli bir parçasıdır. Telefonlarımıza, dizüstü bilgisayarlarımıza, tabletlerimize ve elektrikli araçlarımıza (EV’ler) güç verirler. Lityum karbonat ve lityum hidroksit (bu pillerdeki temel bileşenler) şeklindeki lityum talebi, hızla artıyor.
2019’da neredeyse %20 arttı. EV devriminin getirdiği artan talep beklentisiyle fiyatlar, 2016-2018 arasında 2 katına çıktı. Ancak, talepteki istikrarlı artış, devam eden koronavirüs salgını, yaklaşmakta olan ekonomik gerileme ve petrol fiyatlarının çöküşüyle engellenmektedir. Bu da, EV satışlarının geleceğini belirsiz kılıyor. Küresel EV satışları 2017’de 1.2 milyon adet gerçekleşti ve 2018’de 2 milyondan fazla artış gösterdi: yıllık bazda %63 artış olarak kayda geçti.
Bu, dünya çapındaki tüm hafif hizmet araçlarına kıyasla %2,2’lik bir penetrasyon oranına eşit olabilir. Ancak, yıllık %59 bileşik büyüme oranı ile, 2050 yılına kadar %70’in üzerinde penetrasyon görebiliriz. EV akü tedarik zinciri, anahtar metallerin çıkarılması ve işlenmesi ile ilgili çevresel kaygılar ve yüksek maliyetler gibi engellerle karşı karşıyadır. Küresel salgın, mevcut tedarik zincirlerinin sürdürülebilirliğine ilişkin ek belirsizlikler ortaya koyuyor. Üreticilerin çoğu, ABD ve Çin arasındaki ekonomik gerilimler nedeniyle salgından önce bile sektöre yatırım yapma konusunda isteksizdi. Çin, küresel olarak EV’lerin en büyük alıcısıdır, ancak aynı zamanda dünyanın lityumunun büyük kısmını üretmektedir. Sadece geçen yıl, elektrikli otomobil akülerinde kullanılan lityum hidroksitin %79’unu üretti.
Kaynak: Forbes – Yayına Hazırlayan: Dünya Enerji Konseyi / Türk Milli Komitesi