Kategori : ELEKTRİK ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ, ENERJİ VERİMLİLİĞİ - Tarih : 11 Eylül 2020

TÜSİAD Yatırım Ortamı Yuvarlak Masası koordinasyonunda kurulan Yeşil Mutabakat Görev Gücü tarafından organize edilen “Avrupa Yeşil Mutabakatı Türkiye İş Dünyasını Nasıl Etkileyecek?” başlıklı webinar bugün gerçekleştirildi.

Ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşen webinarda, AB Komisyonu tarafından Avrupa Yeşil Mutabakat kapsamında kurulacak yeni düzenin Türkiye – AB ticaret ilişkileri ile Türkiye sanayisine olası etkileri ve buna karşılık Türkiye’nin tutumu ele alınırken, politika ve düzenlenmelerin yanı sıra Avrupa’nın yeni ticaret politikalarının iklim hedeflerine ulaşılmasında üstleneceği rol konuşuldu.

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski’nin webinarda yaptığı konuşma ise aşağıda yer almaktadır;

Sayın Bakan Yardımcım, Değerli İzleyiciler,

Sizleri, şahsım ve TÜSİAD Yönetim Kurulu adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Sn. Ticaret Bakan Yardımcımız Gonca Yılmaz Batur’a ve sivil toplumun çok değerli temsilcilerine etkinliğimize katılımları için çok teşekkür ediyorum.

Bugün bizleri bir araya getiren konu “Avrupa Yeşil Mutabakatı”. 2019 yılında AB Komisyonu iklim değişikliği yükümlülüğü açısından çok önemli ve radikal bir adım attı. 2050 yılına kadar “karbon nötr” kıta olmak için yol haritasını kamuoyu ile paylaştı. Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen’in, “Avrupa’nın aya insan göndermesi” benzetmesini yaptığı “Avrupa Yeşil Mutabakatı”, iklim değişikliği ile mücadelenin ötesinde, aynı zamanda AB’nin “yeni büyüme stratejisi”nin bir yol planı. Bu strateji “modern, kaynak verimliliğine odaklanan, rekabetçi bir ekonomi”yi hedef alıyor. AB’nin, uluslararası ticarette rekabet gücünü korumak için sürdürülebilirliği odağına aldığını görüyoruz.

Avrupa Yeşil Mutabakatı, sadece iklim değişikliği ile yetinmeyip, biyolojik çeşitlilikten, atık ve hava kirliliğine kadar tüm çevre konularını ele alıyor. Kaynakların verimli kullanımını artıracak eylemler içeren bir yol haritası sunuyor. Anlaşmanın bir diğer ayırt edici özelliği ise, iklim değişikliği ile mücadeleyi sadece kendi coğrafyası ile sınırlı tutmayıp, küresel ölçekte bir dönüşüm potansiyeli barındırması.

Diğer yandan Yeşil Mutabakat, AB’nin önümüzdeki dönemde partnerleriyle ticari ilişkilerinde yeni kural ve yaptırım mekanizmaları getireceğine işaret ediyor. Birliğin dış ticaret, uluslararası yatırım ve finansman politikalarında büyük değişiklikler öngören eylem planı hayata geçtiğinde, özellikle AB ile dış ticareti yüksek olan Türkiye gibi ülkeler açısından önemli sonuçlar doğuracak.

Değerli İzleyiciler,

Türkiye olarak gelişmeleri dikkatli okur ve gerekli hazırlıkları önceden yaparsak riskleri iyi yönetme ve bu dönüşümü büyük bir avantaja çevirme şansımız var. Zira AB, Avrupa Yeşil Anlaşması strateji belgesinde, yakın çevresindeki ülkelerin desteklenmesine özellikle önem vereceğini açıklıyor. Bizim bu rekabet yarışında hangi stratejileri ve politikaları benimseyerek öne çıkacağımız, önümüzdeki dönemin belirleyicisi olacak. Türkiye için açılan bu fırsat penceresini değerlendirebilmemiz için iyi hazırlanmış bir yol haritasına ihtiyacımız var.

Bakanlık bünyesinde oluşturulan çalışma grubu bu bağlamda çok kıymetli. TÜSİAD olarak bu çalışmaları yakından takip ediyoruz ve katkı sağlıyoruz.

En büyük ticaret ve yatırım ortağımız AB’nin bu dönüşümü, özellikle bazı sektörlerimiz açısından dikkatlice izlenmeli. AB’nin yeni nesil ticaret yaklaşımı ile artık ticaret politikalarında Paris Anlaşması ve sürdürülebilir kalkınma ilkelerine uyumu bir ön şart olarak gündeme getirdiğini biliyoruz. Bu açıdan, AB Yeşil Mutabakatı ve birlikte gelen Sınırda Karbon Düzenlemesi gibi alt düzenlemelerin ülkemizin ihracat rekabetçiliğine etkileri gözetilerek ele alınması ve alınacak tedbirlere yönelik sektörel yol haritaları çıkarılması önem arz ediyor.

Değerli Konuklar,

TÜSİAD olarak Mart ayında kurduğumuz Yeşil Mutabakat Görev Gücü çalışmaları kapsamında tüm bu gelişmeleri yakından takip ediyor, Türkiye’nin ilgili alanlardaki tutum belgelerinin hazırlanmasında ilgili kamu kurumlarımız ile yakın temasta olmaya gayret gösteriyoruz. Aynı zamanda üyesi olduğumuz Avrupa İş Dünyası kuruluşu Businesseurope bünyesinde konuyla ilgili oluşturulan tutum belgelerine katkı sağlıyor, AB Komisyonu başta olmak üzere AB kurumlarının üst düzey yetkilileriyle Türk iş dünyasının önerilerini ve hassasiyetlerini paylaşıyoruz. Yanısıra ulusal ve uluslararası sektörel sivil toplum örgütleri ile işbirlikleri kuruyoruz.

Bugün gerçekleştireceğimiz webinarda Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında kurulacak yeni düzenin Türkiye – AB ticaret ilişkileri ile Türkiye sanayisine olası etkilerini değerlendireceğiz. Türkiye’nin tutumunu, gündemindeki politika ve düzenlenmeler ile Avrupa’nın yeni ticaret politikalarının iklim hedeflerine ulaşılmasında üstleneceği rolü ele alacağız. Buradan aldığımız çıktılar sonrasında, Yeşil Mutabakat’ın finansal sonuçlarının tespit edilebilmesi, etkilerinin analiz edilerek sanayimiz için hazırlanacak bir yol planına katkı sağlanması için çalışmalarımıza devam edeceğiz.

Sözlerimi kısa bir duyuru ile tamamlamak istiyorum. Yakın zamanda TÜSİAD Enerji ve Çevre Yuvarlak Masası faaliyetleri kapsamında yürüttüğümüz “Ekonomik Göstergeler Merceğinden Yeni İklim Rejimi Raporu“nu tamamladık. Bu vesile ile öngörülen yeni iklim rejiminin ülkemiz sanayisi açısından etkilerini ekonomik modellerle ele alan raporun 21 Eylül 2020 tarihindeki tanıtım toplantısına sizleri de davet etmek isterim.

Bugünkü webinarımızın verimli ve keyifli bir etkinlik olmasını diliyorum. Sözü Sayın Gonca Yılmaz Batur’u ağırlayacağımız bir sonraki oturumumuzun moderatörü Yönetim Kurulu Üyemiz ve Yatırım Ortamı Yuvarlak Masa Başkanımız Dr. Fatih Kemal Ebiçlioğlu’na bırakıyorum. Katılımınız için bir kez daha teşekkür ediyor ve hepinizi saygıyla selamlıyorum.