Kategori : DOĞALGAZ ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ - Tarih : 31 Temmuz 2016
Ukrayna devlet doğalgaz şirketi Naftogaz’ın Müdürü Kobolev, Türk Akımı doğalgaz boru hattı projesinin Ukrayna ve Avrupa Birliği için tehdit yarattığını belirtti.
Rusya ile Türkiye arasında uçak krizi sonrası askıya alınan Türk Akımı projesinin, Moskova-Ankara gerginliğinin 
azalmasıyla yeniden gündeme gelmesi Ukrayna’yı rahatsız etmektedir.
“UKRAYNA VE AB İÇİN TEHDİT”
Ukrayna devlet doğalgaz şirketi Naftogaz’ın Müdürü Andrey Kobolev, Türk Akımı doğalgaz boru hattı projesinin Ukrayna ve Avrupa Birliği (AB) için tehdit yarattığını savundu.
“GÖRÜŞMELER YAPILIYOR, BUNDAN HABERDARIZ”
Ukrayna 5. Kanal televizyonunda katıldığı yayında konuyla ilgili gelişmeleri değerlendiren Kobolev, “Türk Akımı’nın inşası olumsuz etki yaratabilir. Türkiye ve Rusya arasında görüşmeler gerçekten yapılıyor ve bundan haberdarız. Erdoğan’ın yakında yapacağı Rusyaziyaretinde büyük ihtimalle bu konu görüşülecek” dedi.
“DOĞALGAZIN BİR KISMINI YİTİRECEĞİZ”
Türk Akımı’nın hayata geçmesi halinde Ukrayna için tehdit oluşturacağı görüşünü dile getiren Ukraynalı yetklili, “Bu proje Ukrayna için tabii ki bazı tehditler yaratıyor. Transit geçen doğalgazın bir kısmını hemen yitireceğiz. Proje Kuzey Akıma benziyor. Ukraynaüzerinden geçen ve Ukrayna ekonomisine kaynak sağlayan doğalgaz, Türk Akımı’nı kontrol eden şirkete gidecek” diye konuştu.
“GÜNEY DOĞALGAZ KORİDORUNUN BLOKE EDİLMESİ İÇİN UYGUN”
Türk Akımı’nın AB için de tehdit olduğunu öne süren Kobolev, “Bu proje, güney doğalgaz koridorunun bloke edilmesi için etkili bir araç olacağı için, tüm AB için de tehdit taşıyor” ifadesinde bulundu.
“AB, TÜRK AKIMI’NA TEPKİ GÖSTERMELİ”
AB’ye Türk Akımı’na tepki gösterme çağrısında bulunan Ukraynalı yetkili, “Bu durumdaAB’nin duruşunun, Güney Akım’da olduğu gibi sert olacağını umuyoruz. AB, bu projeyi tamamen durdurabilir” dedi.
Ukrayna’nın AB ile Türk Akımı konusunda görüşmelerde bulunduğu bilgisini veren Kobolev, “Türkiye ve Rusya derinde doğalgaz boru hattı inşası teknolojsine sahip değil. Bunu yalnızca yabancı şirketler yapabilir. Dolayısıyla eğer arzu edilirse, AB ve Batılı ülkeler, yaptırımlar yoluyla bu projeyi durdurabilir. Siyasi iradenin olması önemli” şeklindeAB’ye çağrıda bulundu.
Kaynak: Enerji Enstitüsü
