Kategori : ENERJİ GÜNDEMİ, PETROL ve AKARYAKIT SEKTÖRÜ - Tarih : 04 Aralık 2015
Petrol fiyatının az da olsa düşmesi mümkün değil mi? Bugün yapılacak OPEC toplantısı bu soruya yanıt olabileceği için önemli.
Petrol İhraççısı Ülkeler Örgütü (OPEC) 4 Aralık Cuma günü (bugün) toplanıyor. Toplantıda yeni petrol üretim kotaları belirlenecek. Günlük üretim miktarı artırılacak mı yoksa azaltılacak mı bugün belli olacak.
Alınacak karar bizi de yakından ilgilendiriyor. Bu karar sadece akaryakıt fiyatını değil tüm enerji piyasasını etkileyecek bir karar olacak. İşçisinden patronuna, işsizinden iş arayanına herkesin hayatına dokunacak. Arabalar suyla çalışmadığı gibi fabrikalarda çarklar da suyla dönmüyor çünkü.
PETROLDE YENİ OYUN
Peki petrol fiyatının az da olsa düşmesi mümkün değil mi? Bugün yapılacak OPEC toplantısı da bu soruya yanıt olabileceği için önemli. Çünkü “değişiklik yok” kararı çıkan geçen yılın aksine bu yıl toplantıdan bir “üretim artışı” kararı çıkması bekleniyor. Arz artışı da teorik olarak petrol fiyatının düşmesi anlamına gelecek. Ama eğer 2016 için öngörülen “ham petrol talebi de yüksek olursa” bu kez fiyatlarda anlamlı bir düşüş görme şansımız azalacak.
Peki, hem toplantıdan çıkacak sonuç hem de 2016 petrol piyasasına ilişkin beklentiler nedir? Hemen bakalım ama önce geçen kasımdan bu yana ne yaşanmıştı onu hatırlayalım.
KASIM’DAN BU YANA
Geçen yıl kasım ayındaki OPEC toplantısı petrol fiyatları açısından bir dönüm noktası olmuştu. Bu toplantı öncesi düşüş eğilimine girmiş olan petrol fiyatlarına üretim kısıntısı yapılarak yani arz düşürülerek müdahale edileceği düşünülüyordu ama OPEC “sürpriz” bir kararla üretim kısıntısına gitmedi.
Bu kararın alınmasında ekonomik olmaktan çok siyasi sebepler etkiliydi:
ABD, Ukrayna krizi nedeniyle Rusya’yı köşeye sıkıştırmak ve nükleer müzakerelerde İran’ın elini zayıflatmak için fiyat düşüşüne engel olacak bir adım atmadı.
Buna karşılık, piyasanın en büyük üreticisi olması nedeniyle adeta bir petrol merkez bankası konumunda olan Suudi Arabistan da fiyatın düşük kalmasından yana bir tutum sergiledi. Bu sayede en ciddi rakip olarak gördüğü yeni teknolojilerle -hidrolik kırma ve yatay sondaj yoluyla şeyl üretimi, petrol kumu, derin sularda sondaj- ve kuyulara göre daha yüksek maliyetle üretim yapan şirketlerin etkinliğini kırmayı hedefliyordu. Piyasanın karar vericisi ABD ile uygulayıcısı Suudi Arabistan yukarda saydığımız hedeflerine kısmen ulaştı. Fiyatlar da 2015 boyunca 100 doların altında –ortalama 60 dolar civarında- kaldı.
ŞU ANKİ DURUM
OPEC bugünkü toplantısında ise üretimi “artırma” yoluna gidecek gibi görünüyor. Endonezya’nın birliğe katılmasıyla birlikte bu olasılık daha da yükseldi. Bunun yanında Batı ile anlaşan ve ambargolardan kurtulan İran üretimini artırıp geçen yılların acısını çıkartmak istiyor. Fakat ciddi bir sorunla karşı karşıya. Ambargonun sürdüğü yıllar boyunca eksik kalan yatırımlar tamamlanmadan üretim artışı pek mümkün değil. Suudi Arabistan ise, düşük fiyat-çok üretimle hem rakibi olan yeni teknolojileri ezmeyi hem de pazarını genişletmeyi hedefliyor. Ama Yemen operasyonu, devasa yatırımlar v.s. derken Suudi Arabistan bütçesi açık vermeye başladı. Bu yıl açığın yüzde 20’ye ulaşması ve Suudi Arabistan’ın Hazine borçlanmasıyla (yaklaşık 30 milyar dolar) finansman arama yoluna gitmesi bekleniyor.
Diğer önemli OPEC üyelerine baktığımızda Katar ve Kuveyt’in tuzu kurular arasında yer aldığını görüyoruz. Dolayısıyla düşük fiyatlardan pek etkilenmeyecek durumdalar.
Ama Rusya, Venezuela ve Cezayir tam aksi kutupta yer alıyor. Bu ülkelerin gelirlerinin önemli bir kısmını petrol ihracatı oluşturduğu için fiyatların yükselmesini istiyorlar. Ama karar vericiler, ABD ve Suudi Arabistan’a galebe çalmaları pek mümkün değil.
2015 yılında toplam talebin 93.7 milyon varil, üretiminse 95.4 milyon varil olması bekleniyor. Yani 1.5 milyon varillik bir arz fazlası öngörülüyor. 2016 yılı içinse talebin 1.5 milyon varil artacağı tahmin ediliyor. OPEC 2016 yılı için üretim miktarını 1 milyon varil artırıp 31 milyon varile çıkarsa bile bu arz ve talebin nispeten dengede olacağını hatta 2015 yılında 1.5 milyon varil olan arz fazlasının 500 bin varile ineceğini gösteriyor.
Özetle petrol arzında artış olsa bile taleple doğru orantılı artacağından ham petrol fiyatında aşağı ya da yukarı yönde ciddi bir değişikliğe sebep olması beklenmiyor.
BENZİN NİYE PAHALI?
Türkiye, akaryakıt fiyatının en yüksek olduğu ülkelerden biri. Bunun en önemli sebebi de vergiler. Benzine ödediğimiz her 100 liranın ortalama 65 lirası vergiye gidiyor. “Hükümet vergiyi düşürsün akaryakıt fiyatı da ucuzlasın” demek de sorunu çözmüyor. Yukarıda tanımladığımız denklemin içinde oyun kurucu olmadığımız müddetçe de mümkün değil. Bir de hükümet hazır fiyatlar düşmüşken bundan faydalanabildiği ölçüde faydalanmak istiyor.
Deniz Bayramoğlu / Radikal
Haberin Devamı İçin TIKLAYINIZ>>>